Efendim

Sahur programında şöyle bir söz işittim: "Bazı insanlar hayatlarının bir döneminde günahlarının cezasını bu dünyada görmek için dua ediyorlar.Sonra bu duayı unutuyorlar ve başlarına gelen cezalara dayanamıyorlar. Dua ederken çok dikkali olmalıyız". Bunu konuyu çözemedim. Açıklar mısınız?

Bir başka konu kafama takılan; Allah istediğimiz şey hayırlıysa versin hayırsızsa vermesin deniyor. Sanki hayırlı olup olmamasını belirleyen başka bir kuvvet var, tövbe haşa Allah da sadece bunun bilgisine sahip, hayırlı olup olmaması O'nun gücü kudreti dahilinde değil gibi bir anlam çıkıyor. Bunu da anlamakta zorlanıyorum. "Allahım istediğimi bana ver ve hakkımda hayırlı kıl" desek daha doğru değil mi?

Efendim,

Televizyon sohbetlerinizi takip ediyorum. Çocukken bakkalı fırını şikayet edip kapattırdığınızı dinledim. Her sohbetinizde sizi daha yeni tanımaya başladığımı görüyorum. Sizi tanıdıkça sevgim ve saygım daha da artıyor. En son sohbetinizde bir insanın stres atabileceği en iyi üç hobinin balık tutmak, resim yapmak ve örgü örmek olduğunu söylediniz. Daha önce de resim yapmaktan ve sergilere gitmekten bahsetmiştiniz. Ama ben olayı bu anlamda anlamamıştım. Güzel olması şart değil sadece stres atmak için resim yapacağım.

Televizyonda Sufi Psikiyatrist Mustafa Merter'i izledim. Benötesi Psikoloji Derneği'ni kurmuş ve insanı daha geniş anlamda tanımlayan bir ekol başlattıklarını söylüyor. www.benotesi.com . Bu konudaki düşüncelerinizi de öğrenmek istiyorum.

Ziyaretinize gelmeyi istiyorum fakat rahatsız ederim endişesiyle çekiniyorum.

Ellerinizden öperim.

Sevgi ve Saygılarımla

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :