Sayın Hocam,

Hürmetle ellerinizden öper tüm gönül dostlarına selmalarımı sunarım.

Özden Hanım'a başsağlığı dilemekle başlamak istiyorum. Allah'ın rahmeti, Peygamber'in(a.s.) şefaati nasip olur inşallah. Merhumeye de, bizlere de. Gerçekten de insanın vefatından evvel uzun süreler sıhhatinden yoksun kalması zor sınav. Allah yardımcısı olsun cümlemizin. Ve sabır versin O kişilerin yakınlarına, bakıcılarına.

Müsadenizle bir önceki yazımdan bu yana yaptıklarımdan bahsetmek istiyorum.

Siteden Rainer Maria Rilke üzerine yazdığınız yazıyı aldım ve okudum, çok etkilendim, hemen bilgisayarın başına geçtim ve ben de "Malte Laurids Brigge’nin Notları" kitabını istedim bir kitap sitesinden. Kitap elime ulaştı gözatmak niyetiyle elime almamdan bırakmama kadar geçen süre 1 saati aştı, Rilke GÖRME ile ilgili çok ilgimi çeken şeyler söylüyordu. İnsanın gördüğü şeyi değiştirmesi demek, tamamen farklı bir olay yaşaması anlamına geliyor. Ve nice kötü diye algılanan olaylar Rilke'nin yöntemi ile insana ibret veren, faydalı olan, ve kişinin huzurunu bozmaktan çok huzurunu arttıran olaylar haline geliyor. Tabi görebilenlere. Allah görbilmeyi bize de nasip eder inşallah.

Hocam Allah razı olsun, siz olmazsanız bizim bu sayıları hergün ciddi bir şekilde artan -ki çoğunluğu da "ilmin teksiri"nden meydana gelen, düşüncelerimizi "Bir"lemekten ziyade "çok"layan- kitapların arasından kendimize fayda verecek olanları seçmemiz zor olurdu.

Bir de Mesnevi'ye biraz bakma fırsatım oldu, Büyük Mevlana, bir şeyi anlatırken o kadar güzel benzetmeler yapıyor ki, örnekler o kadar güzel ki insan her beyitten sonra durup düşünmek istiyor hayret hisleri arasında.  Hikayeler aracılığı ile AŞK işleniyordu en son okuduğum yerde. Ve fani beğenme ile baki aşk arasındaki farklar anlatılıyordu. Çok güzeldi. İnşallah nasip olur da devam ederim.

Ve son olarak Yunus Emre'nin hayatını bir ses bandından dinledim. İki yolcu ile olan sofra hikayesine gelince tutamadım kendimi, Allah; bizlere de farkında olmadan ilerlemek nasip etsin. İlerleyelim, ama ilerlediğimizi bilmeyelim ki susuzluğumuz sürsün, "ihtiyacımızı karşıladık" deyip kibire kapılmayalım. İlerlediğimiz bize mahşerde müjdelensin.

Hocam, saygı ile ellerinizden öpüyorum. Allah razı olsun sizden. Selametle...

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :