Sayın Özden Çiçek,

31 Mart 2006 tarihli mailinizi aldım. Gösterdiğiniz bir eşi görülmeyen ve görülemeyecek olan temiz, sıcak, samimi ilginiz inanın beni ağlattı. Size nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Allah sizden razı olsun. 14 Şubat'ta eşim Rana Hanımın vefatı beni çok sarstı. Dünyam yıkıldı. Kesinlikle söylüyorum, Rana Hanım çağımızın en büyük, en yüce, en müstesna bir insanı idi. Kırk dört sene bir eşi görülmeyen olağanüstü ihtişamda, güzellikte, incelikte bir evlilik hayatı yaşadık. Nur içinde yatsın. Mekanı cennet olsun. Rana Hanımın vefatının hemen arkasından o beş kişi arka arkaya sizi kırmak, incitmek, dünyaya küstürmek için ellerinden geleni emsalsiz bir başarıyla yaptılar. Düşünün siz hayatın en büyük ıstırabını yaşıyorsunuz, ayakta durmak için, direnebilmek için uçan kuştan bile medet umuyorsunuz. İşte o beş kişi acımaksızın, insafsızca, gaddarca, zalimce sizi terkediyorlar. Ve siz acılar, ıstıraplar içinde kıvranırken utanmadan sizden güleryüz, sıcak muamele bekliyorlar. Herhalde diyorum, Rana'nın vefatının arkasından gelen bu beş darbe bir büyük imtahan. Bir büyük, bir çetin, bir olağanüstü zor imtahan. Siz eşinizin vefat anından beri, içiniz kan ağlarken, gözyaşlarınız sel gibi akarken birileri sizin gülmenizi bekliyorlar. Ne diyelim, hayat bu. Ama bu dünyada Özden Çiçek'ler de var. Eksik olmayın mesafeleri aşarak yüreğinizin sıcaklığını duyurabiliyor, kanayan yaraları sarabiliyorsunuz. Allah sizden razı olsun. Tekrar ediyorum, size nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Zaten rahmetli Hocam Dr.Münir Derman hep tekrarlardı. "Şimdiki zamanda" derdi, "insanın hakiki dostu Allah'la aynı sayıdadır". Nur içinde yatsın, Hocam ne kadar haklıymış. Siz pencerenizin önünden geçen sinekten bile bir yakınlık, bir sevgi beklerken sizi cami avlusuna bırakılan bir bebek gibi terkedenler bakalım bunun hesabını nasıl verecekler. Kıymetli efendim, duygularımı ifade etmeye yetmese bile size yine sonsuz teşekkürlerimi sunuyor, bütün iyiliklerin ve güzelliklerin sizinle beraber olmasını diliyorum. Allah muiyniniz olsun.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :