Sayın “İsimsiz”,
18.10.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, gaflet ve can sıkıntısı demişsin. Demekle de Fatih Terim’in takımı gibi daha sahaya çıkmadan maçı bitirmişsin. İnsan hayatının en büyük iki ifriti gaflet ve can sıkıntısıdır. Bizim gaflet ve can sıkıntısı ile geçirilecek bir dakikalık zamanımız yoktur. Hepimiz bu dünyaya bir görevle geldik. Bizim görevimiz yontulmak, adam olmak, tekamül etmektir. Kıymetli yavrum, bu pis, iğrenç kelimeleri bırak. Canını dişine tak, ölümü göze al adam olmaya çalış. Ben adam değil miyim diyeceksin. Darılma, gücenme, canı sıkılan, gaflet içinde olan henüz adamlık mertebesine gelmemiştir. Yunus Emre bir şiirinde
“Her dem taze doğarız
Bizden kim usanası”
der. Bugüne kadar olan hayatını unut. Ben yeni doğdum de. Hayata yeniden başla. Sıfır kilometreden. Geceni gündüzüne kat, kendini yetiştirmeye çalış. Gördüğün her insana, her hayvana, her bitkiye, her eşya ve cemadata Yunus Emre gibi ulu nazarla bak. Her gördüğünden birşey öğrenmeye çalış. Hayat bir okul, biz o okulun ebedi öğrencileriyiz. Aman yavrum, dikkatli ol. Hayatının son anına kadar kendini yetiştirmeye gayret et. Bu aşkla yaşadığın zaman göreceksin ki ortada ne gaflet, ne sıkıntı kalmayacak.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Her sabah dünya yeniden kurulur, her sabah taze bir başlangıçtır Yazan İsimsiz
Cvp: Her sabah dünya yeniden kurulur, her sabah taze bir başlangıçtır Yazan Sabri Tandoğan