Merhaba Saygıdeğer Hocam

   Öncelikle hürmetle mübarek ellerinizden öpüyor,cümle dostları saygı ve sevgi ile selamlıyorum.

   Değerli hocam,geçen haftaki konferansınızı dinleme şerefine nail oldum.Gerçek huzurun,mutluluğun;afra tafra satmakta olmadığını,İslamı hakiki manasında yaşayan bu 3 hanımefendinin şahsında ne güzel anlattınız.Çok teşekkür ederiz.Dilinize gönlünüze sağlık..Sayıları azda olsa,böyle gül gibi insanların yaşıyor olması,bizler için bir teselli kaynağı. Allah inşallah sayılarını artırsın.Bizleride onlara dahil eylesin.Çevremde yeri geldiği zaman sizden işittiklerimi  anlatıyorum.İnsanlara güzel örnek oluyor.

   Değerli Hocam sitenizi takip ediyorum.Son zamanlarda pek sık yazamadığım için üzgünüm.İnşallah telafi ederim.

   Kitap okumayı çok seviyorum.Allah ,bu sevgimi İnşallah son nefesime kadar sürdürsün.Geçen gün bir okurunuzun suali üzerine yazdığınız mailde,Şemseddin Yeşil Hz.lerinin Kur,an-ı Kerim,in mealini tavsiye etmiştiniz.Fakirde de o kitabı almak ve okumak isteği uyandı.Hiç ummadığım bir şekilde ,7 ciltlik bu eseri almak nasib oldu.Besmele ile başladım.Zevkle okuyorum.Tavsiyeniz için ayrıca teşekkür ederim."Füyuzat"isimli bu eserin başında;Kur,an-İnsan başlıklı yazıdan birkaç alıntı sunmak istiyorum.Müsadeniz olursa.Eski dilden kelimelere yer verilmiş olduğundan,daha anlaşılır cümleleri seçtim.

   "İnsan mazharı Haktır.İnsanı Kamil Esma-i İlahiye mazhardır.İnsan eşyanın hakikatine idraki,Cenab-ı Bariyi tevhidi muktedir vicdana malik bir candır.(El Bari:Her hangi bir modele bağlı kalmadan, bütün varlıkları uyumlu yaratan)Onun için kendisine Nusha-i Kübra denilmiştir.Bu tarife insanlığını bilen ve duyan insanlar dahildir.Kur,ana muhatab,o kalbe sahip olan insanlar...

   Kur,an-ı Kerim de insanlık 3 sınıf olarak gösterilir.İnsan,Adem, Hayvan ı natık.

   Hakikate vasıl olanlara insan,esrar ı esma ya vakıf olanlara adem,diğerlerine de yalnız Hayvan ı natık denmiştir.

   HZ. İnsan, insan ı kamil mazlumdur.Onun mertebesi azim olduğu için,onun hukukuna tamamıyle riayete kimse kadir değildir.Bu nedenle mahlukatın insan ı kamil e muamelesinden dolayı insanı kamil mazlumdur.

    İnsanı kamilin manası bir hakikat deryası olduğu için,meçhuldür,bilinemez.

    Ayrıca bir nezaket daha vardır ki,İnsanı kamile layık olan muamele bilinemediğinden dolayı ,bu özür sebebi ile mahlukatı ,vebalden halas(kurtulma) için bir beyanı ilahidir.Ve bu beyan dolayısı ile,bu mazeret ahirette,vebal sahibine baisi mağfiret olunur."/Şemseddin Yeşil

   Efendim son paragrafta anladığım kadarı ile,İnsanı kamile layık olan muamele bilinemediğinden,bu bir özür kabul ediliyor.Ve ahirette insanı kamile bilmeden eziyet eden kişi,özürlü olduğu için mağfiret olunuyor.Yanlışımı düzeltirseniz sevinirim.

   Efendim ,yaşadığımız toplumda insanı kamilin ne kadar mazlum olduğunu görmemek mümkün değil.Bugün "Füyuzat"ı açıp tekrar ilk sayfadaki yazıyı okurken,siz aklıma düştünüz.Paylaşmak istedim.

    Yüce Allah o kadar büyük ki...Mahlukatına da o kadar merhametli...

    Güzel Efendim,son günlerde beni düşündüren bir hususta,sevginin tanımı ...Acaba sevgi dediğimiz şey,hakikatte nedir?ölçüsü varmı?Sevdiğimiz insana nasıl davranmamız gerekir ki onu küstürmeyelim.Sevdiğimiz insanı bıktırmadan mutlu etmenin yolları nelerdir..Gözlemlediğim kadarı ile bazı duygular sevgi ile karıştırılıyorda...Bu hususa,aydınlık getirirmisiniz...Şimdiden teşekkür eder,saygıların en sonsuzu ile ellerinizden öperim..Bütün site mensuplarına da en derin saygılarımı sunarım....

                                              Gönül Dostu

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :