Sayın “Kardan Adam”,
6.11.2007 tarihli mailinizi aldım.
Efendim, lütfedip gönderdiğiniz yeni mail beni uzun uzun düşündürdü. Mevlana, Mesnevi’ye şöyle başlar:
“Dinle neyden kim, hikayet etmede
Ayrılıklardan şikayet etmede”
Bu iki mısraı hemen hergün okurum, ürperirim, bazan gözlerim yaşarır. Resulullah Efendimiz, gelmiş, geçmiş ve gelecek insanların en büyüğü, en yücesi, en güzeli. Herkesten daha çok duyan, düşünen, hisseden yüce varlık. Tabi Onun yalnızlığı herkesten büyük olacaktı. Çünkü O, diğer insanların göremediklerini görüyor, hissedemediklerini hissediyor, duyamadıklarını işitiyordu. Elbette yalnızlığı daha büyük olacaktı. Bunda hiç şüphe yok.
Ama şöyle bir düşünecek olursak hepimiz yalnız değil miyiz? Merhum şair Ümit Yşar Oğuzcan
“Bir yere kadar yaşamak güzel
Ama, bir yerde, ölüm güzel oluyor
dememiş miydi. Allah hepsinden razı olsun, bizi Onlara layık etsin. Ama biryerde bütün bunlara rağmen hepimiz yalnız değil miyiz? Hepimiz O’dan ayrı olmanın acısı, ıstırabı, yalnızlığı içinde değil miyiz? Onun için koca Mevlana
“Dinle neyden kim hikayet etmede
Ayrılıklardan şikayet etmede”
demiyor mu? Bu acıyı gidermenin tek yöntemi yaşadığımız her an Allah’a biraz daha yaklaşmak değil mi? O’nu daha çok sevmek, yarattığı sonsuz güzelliklere her an biraz daha sevgiyle, saygıyla, edeple, incelikle, hayranlıkla yaklaşmak gerekmiyor mu? Bunu yapabilenler, günlük hayatın hay huyundan, koşuşturmasından, çeşitli basit, küçük ihtiraslarından uzaklaşarak O’na yaklaşanlar ne güzel insanlar, değil mi?
Efendim, yeni maillerinizi bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Rabbini arayan bir dindi aşkım Yazan Kardan Adam
Cvp: Rabbini arayan bir dindi aşkım Yazan Sabri Tandoğan