Sayın “Gönül Dostu”,
6.11.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, güzel, nezih ve temiz duygularınız için çok teşekkür ederim. Birtakım gerçekleri ne güzel belirtmişsin. Yediden yetmişe hepimizin bu gerçeklere ne kadar ihtiyacımız var. Ama bizler hep gerçeklerden uzak, incir çekirdeğini doldurmayan işlerle oyalanıyor, aldatılıyoruz. Gülten Akın bir şiirinde ne güzel söylüyor
“Deliler, çocuklar kim demiş
Benim, bir rüya verilip aldatılan...”
İtalyanların çok güzel bir atasözü var
“Düşman, çiçek göndermez”
diye. Ne yazık ki biz düşmanlarımızın çizdiği rotalara göre hareket ediyoruz. Ve onun için gittikçe geriye gidiyor, kabalaşıyor, çirkinleşiyoruz, güzelliklerimizi kaybediyoruz. Ne kadar acı. Çok zengin bir hanımefendi şarap fabrikası kuruyor. “Ben” diyor, “en kaliteli şarabı üreteceğim.” Bunu gazetede okuduğum zaman ağladım. Onun geleceği adına, onun istikbali adına, onun Mahkeme-i Kübradaki hesap verişi adına. O şarabı içenlerin kimisi gidip hırsızlık yapacak, rüşvet alacak, evde karısını dövecek. Kimisi o şarabı içtikten sonra çocuklarının rızkını kumarda yiyecek. Kimisi fuhuş alemine girecek. Pekiiii, bütün bunların hesabı o hanımefendiden sorulmayacak mı? Bunların hesabını nasıl verecek? Bir arı çiftliği kursaydı, Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın arıya vahyettiği şekilde bal üretseydi, küçücük çocuklarımızdan, dermansız yaşlılarımıza kadar herkes o baldan istifade etseydi... Diyeceksiniz ki piyasada bal dolu. Yemin ederim ki onların hiçbiri hakiki bal değil. Onlar bal reçeli. Faydası değil, zararı var. Veya güzel bir örgüt kursaydı. En ücra yerlere kadar mevsim balıkları en fakir vatandaşın kursağına girebilseydi. Düşünülecek olursa daha yüzlerce, binlerce çeşit hizmet yöntemleri bulunabilir. Bu bir örnek.
Sevgili yavrum, güzel mailin için sana çok teşekkür ediyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
İnsan ektiğini biçecek Yazan "Gönül Dostu"
Cvp: İnsan ektiğini biçecek Yazan Sabri Tandoğan