Sayın Yolcu,
9.11.2007 tarihli mailinizi aldım.
Efendim, karıncaya sormuşlar nereye gidiyorsun demişler, cevap vermiş: “Nemrut, Hz. İbrahim’i yakmak için hazırlık yapıyor. Ben, gövdeme bir yudum su aldım, yangını söndürmeye gidiyorum”. “Hayret” demişler, “o kadar suyla yangın söner mi?” “Benim imkanlarım bu kadar” demiş karınca. “Ben gücümün yettiğini yapıyorum. Sizden ne haber, sizler neler yapıyorsunuz?” Soruyu soranların yüzleri kızarmış, başlarını öne eğmişler. Utanç içinde oradan uzaklaşmışlar.
Bugün memleketimiz, tarihinin en karanlık günlerini yaşıyor. Kadın, erkek, genç ihtiyar, köylü, kentli bütün insanlar ıstırap içinde kıvranıyorlar. Alevler içinde yanıyorlar. Bir yudum su diye feryad ediyorlar. Böyle bir yangında nemelazım diye omuz silkip boşvermek, topu başkalarına atmak acaba yarın Mahkeme-i Kübrada insanı kurtarabilir mi? Şu kainatta herkesin yapabileceği nice hizmetler vardır. Her gün bu siteye Kanada’dan Dubai’ye kadar nice insanlar dertlerini, ıstıraplarını anlatıyorlar, gözyaşlarını döküyorlar. Ben, insanların en hakiri, en cahili, en garibi, en yalnızı, yedi milyar insan kardeşime bir yudum su götürebilmenin ıstırabı, telaşı, heyecanı içindeyim. Bu telaş içinde sitemize sizin de bir yudum su getirmenizi istedim. Ama beni refüze ettiniz. Herkes ya nasip deyip bir köşeye çekilirse o nasibin ne olacağı şimdiden belli. Merhum Mehmet Akif,
“Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır”
diyordu. Nazım Hikmet,
“Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak
Nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa”
diyordu. Hizmetten kaçanlar, ya nasip diyerek sorumluluktan kaçanlar caba bunun hesabını verbelecekler mi? Ne yapalım, ben yalnız da olsam son nefesime kadar yoluma devam edeceğim. Çeşitli hastalıklarla boğuşuyorum. Evimin içi eczane gibi. Ama insanları seviyorum. Ben Peygamberimin yolunda gideceğim. Ama lafla değil, fiiliyatla, icraatla. Yüce Peygamberim “İbadetlerin en büyüğü insanları sevmek, ve onlara faydalı olmaktır” buyuruyor. Son nefesime kadar Allah’ın müsaadesi nispetinde ben o yolda olacağım. Faruk Nafiz bir şiirinde
“Size uğurlar olsun, ayrılıyor yolumuz”
diyordu. Elim böğrümde, başım eğik, gözlerim yaşlı, başka ne yazabilirim?
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Size uğurlar olsun, ayrılıyor yolumuz” Yazan Yolcu
Cvp: “Size uğurlar olsun, ayrılıyor yolumuz” Yazan Sabri Tandoğan