Sayın Gül Hanım,
19.11.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, mailinde son derece önemli bir konuya değinmişsin. Gerçekten görmesini bilirsek çevremizdeki her insan ve her olay bizim yetişmemiz, tekamül etmemiz, hayat yolunda ilerleyebilmemiz için bir vesile olabilir. Bütün mesele olaya nefsaniyetimizi arka plana alıp, objektif, tarafsız olarak bakabilmekte. Sineğin vızıltısından, kağnının gıcırtısına kadar çevremizdeki herşeyin bize verdiği bir mesaj var. Uzun yıllar önceydi. Bir gün Merhum Hasan Burkay Hazretleri’nin sohbetindeydik. Bir söz söyledi, beni o gün bu gün ürpertti. "Veli olan kimse" dedi, "gördüğü her zerreden en az elli beş mana çıkaran insandır". Bu sözü yıllarca düşündüm, ürperdim, titredim. Gören göz, işiten kulak, hisseden kalp için bütün kainat bir muhteşem mektep. Ve biz de o mektebin talebeleriyiz. Öğrenim ömür boyu sürüyor. Bitmek tükenmek bilmiyor. Hayat karşısında son derece dikkatli olmak lazım. Azize Anne, bize her zaman “Aman yavrularım”, der, “kelamı Hak’dan alın.” Bizler ne yapıyoruz, o çocuk diyoruz, ne bilecek? O yaşlı diyoruz, bundan sonra ondan ne hayır gelir. Herkese bir kulp takıyoruz. Sonra da nefsaniyetimizin peşinden koşuyoruz. Koştukça da perişan oluyoruz. Oysa kelamı Hak’dan alabilsek, netice böyle mi olur? Hiç olmazsa hayatımıza bundan sonrası için bir renk, bir reviş, bir koku, bir güzellik getirebilsek. “Sevmek, devam eden en güzel huyum” diyebilsek. “Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz” diyebilsek. Hayatımızı renklerle, ışıklarla, mutluluklarla, güzelliklerle doldurabilsek. “Seviyoruz, seviliyoruz, güzelliğimiz bu yüzden” diyebilsek. O zaman dünyamız da ahiretimiz de cennet olacak.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Aşk gelicek, cümle eksikler biter” Yazan Gül
Cvp: “Aşk gelicek, cümle eksikler biter” Yazan Sabri Tandoğan