Sayın Ayla Belen,
24.11.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, nezih, temiz, asil duygularını belirten mailin beni çok heyecanlandırdı. Sana çok teşekkür ederim. Allah razı olsun. Allah, bir gününü bin etsin. Değerli yavrum, hayat yolunda hepimiz öğrenciyiz. Gerçek öğretmenler Peygamberler, veliler ve onların yolunda gidenlerdir. Yüce Peygamberimiz “İki günü birbirine eşit olan ziyandadır” buyuruyor. Hepimiz her gün daha iyiye, daha güzele, mükemmele doğru yürümek zorundayız. Okuduğumuz, gördüğümüz, işittiğimiz, müşahade ettiğimiz herşey bize yol gösteren, ders almamız, ibret almamız gereken birer vesile değil mi? Fikret “Bir örümcek götürür Hakka beni” diyor. Yunus’un “Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır” mısraı ne muhteşemdir. Yaşadığımız sürece son nefesimizi verinceye kadar öğrenciliğimiz devam edecek. Hep kendi kendimizi geçmeye çalışacağız. Yerinde saymak bile ilerleyen hayat karşısında geri kalmak değil midir? Lisede okurken bir müzik hocamız vardı: Faik Canselen. Fevkalade kıymetli bir hocaydı. Çok değerli besteleri vardı. Onun
“Yürü, bu yol şeref zafer yolu
Karşında bekliyor seni tanyeri
Yürü, atıl, devir karanlığı
Durma yürü, haydi ileri”
isimli ileri marşı hayat boyu bize rehber oldu, ışık tuttu. Her yönüyle örnek bir hocamızdı. Bizler de el ele vererek hocamızın yolunda gideceğiz. Ve hergün kendi kendimize “Durma yürü, haydi ileri” diyeceğiz. Yüce Peygamberimiz “Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz” buyuruyor. Biz ne bekliyoruz?
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
"Durma yürü, haydi ileri" Yazan Ayla Belen
Cvp: "Durma yürü, haydi ileri" Yazan Sabri Tandoğan