Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Cvp: Eğer Bir Çocuk...
Gönderen : Sabri Tandoğan
Tarih : 4/17/2006 8:30:32 PM


Sayın Sena Şentuna

15 Nisan 2006 tarihli mailinizi aldım.Fevkalade güzel, son derece önemli bir konuya el atmışsınız. Sizi yürekten kutlarım. Gerçekten, çocukluk günleri insan karakterinin ve kişiliğinin şekillendiği dönemler oluyor. Aslında inançsız insanların sandığı gibi fakirlik, zenginlik hiç önemli değil. Bazen bir odalı gecekonduda büyüyen çocuk ilerinin bir beyefendisi, bir hanımefendisi oluyor, bazen sarayda büyüyen çocuk it oluyor, serseri oluyor. Bu tamamen çocuğun o çevreden aldığı etkilere bağlı. Sevgi görmeyen, saygı görmeyen çocuklar itilip kakılan, horlalan çocuklar, bir değer verilmeden büyütülen çocuklar kız olsun, erkek olsun, ilerinin negatifliklerle yüklü hiç bir zaman kendi içinde, kendisiyle barış ve biliş içinde yaşayamayan, sürekli kendi kendisiyle kavgada olan ve bunu çevresine de yansıtan kişileri oluyorlar. Öteden beri şu kanaatteyim. Sevilmeyen insanlarda sağlıklı bir ruh ve kafa yapısı, temiz, nezih bir düşünce dünyası doğamıyor. Sevilmeyen insanlarda şahsiyet teşekkül edemiyor. Sevilmeen insanlar daimi bir aşağılık kompleksi içnde kendi kendilerini yiyip bitiriyorlar. Bugüne kadar kimse gereken önemi vermedi. Ama Yunus Emre'nin bütün bu düğümleri çözen harikulade güzel bir mısraı var: "Seni deli eden şey, yine sendedir sende".

Bu nedenlerle çocukluk günleri son derece önemli. Bana sorarsanız dünyanın en zor, en çetin işi gerçek manada bir evlat yetiştirebilmek. İyiyi kötüden, güzeli çirkinden ayırabilen bir ruh ve kafa yapısını ona kazandırabilmek. Günümüz insanları ne yazık ki çok büyük bir oranda gerçek dostlarını sahtelerinden ayıramıyorlar. Kendilerini gerçekten seven, yürekten seven, onların acılarını, ıstıraplarını ta içlerinde duyan insanları sahtelerinden yüze gülücülerden, iki yüzlülerden, sahtekarlardan ayıramıyorlar. İnsanlık adına ne acı bir durum. Onun için değerli şair Necip Fazıl,

"Bütün bir kainat muşamba dekor,
Bütün bir insanlık yalana teslim" diyor.

Japonlar çocuklarına bir hükümdara gösterilen saygıyı, ihtimamı, edebi, inceliği gösteriyorlar. Ama lütfen dikkat edin. Bizde olduğu gibi çocuklarını kesinlikle şımartmıyorlar. Bugün öyle aileler var ki, çocuk değil geleceğin firavunlarını yetiştiriyorlar.Kur'an-ı Kerim'de "Biliniz ki malınız ve evladınız sizin için bir fitnedir" buyuruluyor. Burada fitne Arapça 'sınav, imtihan' anlamına geliyor. Daha baştan şımartılan, firavunlaştırılan çoukları sonradan dizginlemek mümkün olmuyor. Sevmek başka, şımartmak başka. Üstelik şımartılan çocuklar kendilerini bu hale getiren anne babalardan, dedelerden, ninelerden en büyük kötülüğü, en büyük ihaneti görüyorlar. Mütemadiyen pohpohlanan, göklere çıkarılan, firavunlaştırılan çocuk, hayata atıldığı zaman bir hiç, bir zavallı olduğunu görüyor ve bir türlü çevresine intibak edemiyor. Gerek okul arkadaşlarıyla, gerek iş arkadaşlarıyla bir türlü insanca, efendice bir diyalog kuramıyorlar. Çocuklarını şımartan, ileride eşlerinin başına, cemiyetin başına baş belası haline getiren anne babalar, dedeler, nineler acaba bunun hesabını yarın Allah'ın huzuruna çıktıkları zaman nasıl verecekler?

Bu konuları çok güzel irdeleyen gönderdiğiniz yazı için teşekkürler ediyor, saygılarımı sunuyorum.

Sabri Tandoğan


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Eğer Bir Çocuk... Yazan Sena Şentuna
Cvp: Eğer Bir Çocuk... Yazan Sabri Tandoğan
Cvp: Eğer Bir Çocuk... Yazan Sena Şentuna

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]