Değerli Hocam, Önceki maillerde bahsedilen "bazı hastaları şok tedavisiyle iyileştirme" metodunuzun gerekliliğine ben de inanıyorum. Siz Allah razı olsun ki temiz kalpli, iyi niyetli insanların gözlerini kötülere karşı açmaya çalışıyorsunuz. İnsanı zarara sokacak, aptalca bir iyiliğin tabii ki anlamı yok. Sizin sözlerinizden çıkardığım bir şey var, "Arkadaş ilişkilerinde kimseyi ezmeyeceğiz ama kendimizi de ezdirmeyeceğiz." Bir başkasını ezmek ne kadar kötü ise kendimizin ezilmesine müsaade etmek de o kadar kötü olsa gerek. Rabbim bize akıl vererek, kendimizi korumak için bizi bize emanet etmiş. Biz kötülere karşı kendimize sahip çıkıp, gözümüzü dört açıp Allah'ın verdiği akılla düşünerek kendimizi korumaz kollamaz isek, bizim yerimize bunu kim yapacaktır? İyiler gözünü açmayıp da bu dünyayı kötülere mi bırakacaktır? Değerli hocamın dediği gibi firavun çocuklar, rezil hanımlar, serseri beyler her yerde. Onlara karşı tıpkı savaş alanındaki bir asker gibi uyanık ve tetikte olmamız gerekiyor. Hocam ben değerlendirmelerinizden bunları anlıyorum. Yanılıyorsam lütfen düzeltin. En derin sevgi ve saygılarımla, Ellerinizden öperim. Gül Uçar

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :