Konu : Hastalara daha çok ilgi, daha çok sevgi
Gönderen :
İlknur
Tarih :
1/20/2008 4:14:24 PM
Merhaba Sabri amca;
Bu sabah kalktım, kahvaltımızı yaptık, sonra sabah ki televizyon programınızı seyrettik, herzaman ki gibi yine çok güzeldi. Dün akşam mailinizi okudum. Demişsiniz ki "o insanlardan biri bu maili okursa..."demişsiniz. Allah korusun öyle birşey olursa ben orada çalışmaya devam edemem, hemen ayrılırım herhalde; üzülürüm çünkü. Çünkü benim hakkımda kötü düşünürler. Ben kimse hakkında kötü düşünmüyorum, düşünmem de, sadece dost dediğim birkaç insan, bir de ara sıra konuştuğum daha mesafeli olduğum insanlar vardır. Ama herkesi seviyorum. Ancak bazı insanlara ne söylerseniz söyleyin, hele ki bir yanlışına yanlış yapıyorsun deyin, kesinlikle kabul etmez, hemen savunmaya geçer. O insana ne benim faydam olur, ne de onun bana bir faydası. Orada fikrini söyleyip sükut etmek en iyisi sanırım. Ben öyle yapıyorum ama bilmiyorum doğru mudur! Herkesi Allah yaratmış, ben nekadar gösterebilirim ki karşımdakinin yanlışını ona bilmiyorum. Allah göstermedikçe ben ne yapabilirim! Ama fikrimi söylerim, karşımdaki ısrarla yanlışı savunursa susuyorum orada sadece. Gerisini Allah bilir diyorum çünkü. Tartışmaya giremem çünkü! Girersem üzülürüm çünkü, çünkü ruhum buna müsaade etmiyor. Biliyorum ki tartışmalar ruhu ve insanı zedeliyor çünkü. Çok düşünüyorum, "ya hayır söyle ya sus" sözünü hep düşünüyorum, böyle durumlarda hep aklımda o söz var, eğer diyorum hayırsız bir söz çıkacaksa ağzımdan, sus İlknur diyorum, sakın birşey söyleme, kötü birşey söyleyeceğine hiç birşey söyleme, yoksa kaybedeceksin bu sınavı diyorum hep içimden. Hep bir gün ölümün mutlak olduğunu, ve o andan sonra yapacağımız hiçbirşey olmadığını, ne yaparsak burada yapacağımızı aklıma getiriyorum. Zaten ölüm heran aklımda olduğunda tüm bunlar, kırgınlıklar, tartışmalar, kızgınlıklar okadar manasız ve boş geliyor ki. Babaanneciğimi hatırlıyorum, ne güzel bir insandı o diyorum, bana da onun gibi güzel insan olmayı nasip et Allah'ım diyorum. Ben müziği çok seviyorum Sabri amca, Türk Sanat Müziği. Hem söylemeyi, hem dinlemeyi. Beni nasıl rahatlatıyor, içime nasıl bir güzellik veriyor anlatamam. Daha önce Üsküdar'da üç sene musiki cemiyetine gitmiştim. Üç seneydi orası. Sonra bitti. Şimdi annem Moda gönüllülerinin yerine gidiyor, oranın musiki vakfına. Moda'da deniz kenarına yakın, küçük, şirin bir yer. Kaç haftadır annem ısrar ediyordu bana gel sen de, çok güzel diye. Her cumartesi iki saat notalar önlerinde eski Türk Sanat Müziği şarkılarını söylüyorlar. Dün gittim ilk defa, çok hoşuma gitti. Ama benim kadar yaşı genç insan yok. Hepsi 50'li yaşın üzerinde, çoğu hanım olan 15-20 kişi var. Dün ben de onlarla söyledim önümde notalar...Çok sevdiler beni, illa gel dediler. İnşallah bundan sonra Cumartesi günleri iki saat oraya gideceğim annemle. Eşim de sağolsun git tabii dedi. Orada "eşiniz de gelsin dinlemeye" dediler. Ben de söyledim eşime. Dün o kanunun, o udun seslerini dinlerken müziği nasıl da özlediğimi farkettim. Kanun çalmayı öğrenmeyi çok istiyorum, epeydir istiyordum, bakalım belki kısmet olursa bir süre gideyim oraya sonra orada kanun çalan beyefendiden belki ders alırım dedim. Kısmet. Sonra dün anneannemi görmeye gittim, daha iyi ancak durgunluk var, konuşturmaya çalıştım onunla, gülümsediğim zaman hemen o da gülümsüyor bana. Sonra ona "anneanne, nasıl keyfin iyi misin, hayatından memnun musun" dedim. "Memnun olsam ne olacak olmasam ne olacak" dedi bana. Yorum yapmıyordu hiç hastalığından beri, ilk defa böyle bir fikir beyan etmesine sevinmiştim ama böyle birşey söylemesine üzüldüm. "Neden öyle diyorsun anneanne, bak ne güzel iki kızın da yanında, torunların geliyor sıksık, ne güzel" dedim. "Her geçen gün daha iyiye gidiyorsun, ne güzel yürüyebiliyorsun" dedim. "Öyle mi" dedi baktı bana, gülümsedim, gülümsedi. "Çok kalabalık bu şehir, bu dünyayı sevmiyorum" dedi. "Öyle söyleme anneanne" dedim, kalabalıktan bize ne dedim, bu dünyada okadar güzel insanlar var ki dedim, onları görelim dedim; nerden bulacağız güzel insanları dedi bana, sen güzel düşün, olumlu düşün hep, buluruz dedim. Sonra yine gülümsedim, o da gülümsedi. Ama sonra üzüldüm neden hayata karşı bukadar olumsuz diye. Anneannem hastalanmadan önce de hep böyle negatif düşünceliydi, halbuki negatif olması için hiç sebep yok. İki kızı da yanında onu mutlu edebilmek için. Ben de kardeşim de, eşimde elimizden geldiğince sık sık gidiyoruz. İstiyorum ki bu dünyada Allah nasip etmiş bu yaşa kadar gelmiş anneannem, artık olumsuz düşünmesin, güzel şeyleri görsün istiyorum, üzülüyorum. Ona dua okutuyorum, ben başlıyorum o devam ediyor yüksek sesle, şarkı söylüyorum, o da kafasını oynatıyor, söylemeye çalışıyor, oysa hastalığından önce hiç sevmez dinlemezdi şarkı. Bunlar daha iyi olacağını gösteriyor mu Sabri amca? Şimdi baktım da bayağı kaptırmışım kendimi, yazmışım. Sevgi ve saygıyla ellerinizden öpüyor, ayrılıyorum şimdi bu güzel sitenizden. İnşallah tez zamanda yine geleceğim...
Saygılarımla.
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Hastalara daha çok ilgi, daha çok sevgi Yazan İlknur
Cvp: Hastalara daha çok ilgi, daha çok sevgi Yazan Sabri Tandoğan
|