Sayın Gül Uçar,

21.1.2008 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, takıldığın husus tevazu ile hiçbir ilgisi  olmayan saçma sapan bir mesele. Gittiği yerle, yediği içtiği ile, kullandığı marka ile afra tafra satanlar, hava basanlar henüz insanlık mertebesine erişmemiş kültürle, medenilik şuuruyla tanışmamış nefsaniyetinin kulu, kölesi olmuş zavallı, biçare, çağımızın hayvandan daha aşağı (belhüm adal) örnekleridir. Onları dinlemek bile çirkin bir iştir. Onlar şahsiyetlerini bulamamış, hiçbir manevi değeri olmayan acınacak zavallılardır. Öyle bir tavır takın ki küsme, darılma, kırılma olayları olmadan sana afra tafra satamasınlar. Ben, o tiplerden hayatım boyunca tiksindim, iğrendim. Onlardan uzak kaldım. O tiplerden utanç duyuyorum. Bilmem ne demek istediğimi anlatabildim mi? Onları meslekdaş olarak idare et. Onlara sabahleyin “günaydın” de, akşam “iyi akşamlar”. Bu kadar yeter. Benim görüşüm bu. Katılırsın, katılmazsın o da senin bileceğin iş. Ona karışmak haddime düşmez.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :