Merhaba Sabri amca; Okudum mailinizi, uzun uzun anlatmışsınız bir önceki mailinizi açıklayarak, çok teşekkür ederim. Ben genelde birisi beni üzdüğü zaman yıllar önce sizden öğrenmiştim bunu, hep onu yapmaya çalışıyorum. Üzüntümün çok sıcak, yani yeni olduğu zamanlarda önce ağlıyorum, sonra sizin dediğiniz gibi “Allah’ım” diyorum, “ben bu insanı affediyorum, sen de affet”; onun iki cihanını cennet et”diyorum, bazen kalbim sanırım çok kırılıyor ki içimin o insanı tam affedemediğini düşünüyorum her nekadar bu cümleyi söylesem de; sonra defalarca sık sık tekrarlıyorum aklıma geldikçe bu cümleyi o insan için ve bir süre sonra artık kalbimde o insana karşı kırgınlık kalmadığını hissediyorum. Tekrar teşekkür ediyorum size bunun için, çünkü böyle birşeyi sizden öğrenmiştim ilk defa yıllar önce. Eskiden kendi kendime böyle bir durumda ağlardım ve hep Allah’a dua ederdim; “Allah’ım” derdim “bu insan beni neden kırıyor, üzüyor; ne yaptım ben bu insana, n’olur yardım et” derdim. En üzüldüğüm, sıkıldığım anlarda bile Allah’a dua etmekten vazgeçmezdim. Ama bilmezdim böyle birşey demem gerektiğini. Meğer insanın başına gelen herşeyin bir sebebi varmış, sebepsiz hiçbirşey olmazmış, bunu da sizden öğrenmiştim. Sonra sizin kitaplarınızı okumaya başladım sizi tanıdığım günden itibaren. Çok güzel şeyler gösterdi bana kitaplarınız. Söylediklerinizi uygulamaya çalıştım hep, çalışıyorum da ama bilmiyorum nekadar başarılı olabiliyorum ya da acaba iyi anlamda nekadar ilerleyebiliyorum; bunu hiç anlayamıyorum. Siz bir kere demiştiniz ki “insanın kötü bir tek huyundan kurtulması yıllarını alabilir” demiştiniz. Olumsuz birşeyle karşılaştığım zaman hep sizi hatırlıyorum, gözümün önüne geliyorsunuz, Allah’a dua ediyorum, o anlarda Allah’tan uzaklaşmamak için hemen dua ediyorum. Hülya Hanım’ın yazdıklarını okudum dün, çok etkiledi beni yaşadıkları, üzüldüm. Siz hep söylüyorsunuz insan çile çekmeden; sıkıntı, üzüntü çekmeden tekamül edemez diye. İnşallah Hülya Hanim bundan sonra çok güzel şeyler yaşar, Allah güzellikler gösterir inşallah ona bundan sonra. Sevgi ve saygıyla ellerinizden öpüyorum...

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :