Degerli büyügüm, dün 14 Subat sevgililer gününde, cok kıymetli esiniz Rana hanımefendinin Hakk'a göcünün sene-i devriyesinde birlikte olup, muhtesem sevginizi ve örnek alınması gereken evliliginizi birkez daha arka sıralarda gözlerim yaslı dinliyordum. Efendim, dün benim babacıgımın da ölüm yıldönümüydü. “Allah'ım” dedim icimden, “ben bu koca Ankara 'da böyle inanmıs bir cemaatı nereden bulup da babacıgımın duasını , Rana annemizle birlikte nasıl eda edebilirdim”. Sonra Hatice hanımla yemekte konustuk; "Ayla abla,hepimizin büyüklerine de dualar edildi,ne güzel " dedi. Efendim, Rana annemizin asaletini, meziyetlerini O'nu önceden tanıyanlar anlatırlarken ne kadar üzülüyorum bilseniz,keşke bana da nasip olsaydı diye. Dün, siz Rana Sultan'ınızdan özlemle bahsederken, ben de baskasında hic duymadıgım, babamın anneme "Nigar sultan, canım ." hitaplarıyla onların muhtesem sevgilerini düsündüm. Sizlerle paylasmak istedim, müsaadelerinizle. Annecigim, 11 yasında annesini kaybettigi icin , en kücügü 6 aylık 3 kardesine bakmak icin ögretmen okulundan alınan, cok akıllı, hassas, bir kız cocugu imis .Babam da, annemle ilkokul arkadası, yaramaz, muzip, zengin cocugu imis. O zamandan birbirlerini sevmisler ve 15 yasında iken, ilk asri nişanla nişanlanmışlar. Bana, asri nişanı, (Babamın anneme kendi elleriyle, toplum icinde yüzügü taktıgını ve bunun o zaman devrim gibi bir olay oldugunu) anlatırlardı, gülerek. Efendim, onlarınki öyle büyük bir aşktı ki, babam 3 sene 5 ay askerlik yaparken, ikinci dünya savası yıllarında, babamların otel, fırın, hamam gibi tasınmazlarına alay komutanlıgı askerlerini yerlestirmis, annecigim bir manifatura dükkanı acarak babama tire corap, yün eldivenler arasında 20 liralar göndermis, (Benim, essiz esim, emsalsiz günesim Fahri'cigim) diye yazan mektuplarla. Ve o zaman, ailece 23 bin lira varlık vergisi ödedikleri yazılı elimde. Babacıgım da, bir mektubunda "8 Tesrinevvel, pazar günü, ebedi yuvamızın kuruldugu günün yedinci yıldönümüdür. Ulu Tanrı'dan, uzun yıllar, saadetli günler gecirmemizi dua eder, bu günümüzü sevincle tebrik ederim, hayali gözümden silinmeyen ve sevgisi kalbimde daima saklı kalan esim, Nigar'a. 18.8.1943 Akpınar” yazmış. Bu sevgi, evlatlarının gözleri önünde de devam etti bir ömür boyu. Annecigimi, 56 yasındayken kaybettik, babamızla annemden sonra 14 yıl birlikte oturduk, esim sagolsun, kendi öz babasından farkı yoktu onun icin, babam evimizin diregiydi. Onun varlıgıyla evimiz, senlendi, bereketlendi, kızımla bir anneanne gibi, bir arkadas gibi ilgilendi. 1996 senesi 14 Subat'ında Kadir Gecesi Rabb'imize kavustu, Nigar'ına kavustu. Bir güzel masal gibi. Dün gece, hem Rana annemize, hem tüm gecmislerimize, hem de babama dualar edip, sonra da annemle-babamın sarkısı olan "Akasyalar acarken” Cd'sini dinleyip, yeni nesile siz degerli büyüğümle Rana anneyle olan muhtesem evliliginiz gibi , babamla, annemin evliligi gibi evlilikler diledim, Allah'ımdan. Efendim, cok uzun oldu, özür diliyorum.Yeni neslin evliliklerine bakınca, kararan icimi, bu güzel anılarla ferahlandırmak, umutla doldurmak isteyerek,yazdım satırlarımı. En derin hürmetlerimle, ellerinizden öperim.

Ayla Belen.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :