Muhterem hocam,

Cumartesi günkü aktarımınzın üzerinden hemen yazmak istedim fakat pazar günü benim için sınavla dolu bir gün olarak geçti. Sonuçları ve bende ki hasarı bugünümü de etkiledi. Çünkü hayatımda çok önemli iki olaya HAYIR dedim .Şunu anladım ki hayır demek çok zor bir olay. Ama elhamdülillah kararlarımın üzerinden saatler geçti ve artık rahatladım.

Efendim, salonun dolu olması sizin ebedi bir öğrenciniz olarak beni ne kadar mutlu etti bilmelisiniz.Oraya teşrif eden herkesten Allah'ım razı ol diye dua ettim.Hele uzaklardan gelenlerden.Ne kadar saygı duydum o insanlara. Ayrıca teyzelerin amcaların tek tek ellerinden öpmek istedim. İlme saygı bu. Maneviyata saygı bu. Bir salon dolusu doğruyu yaşamak isteyen insan. Allahım sayımızı artır. Amin.

 Aktarımınız başlamadan evvel konuklar gelmeye başladı ve  içlerinden bir hanımefendi teyze elinde bastonuyla gelmiş oturacak yer arıyordu.Ön koltukları sordu bana. Buyrun efendim siz oturun dedim. Olmaz ama dedi orası protokol dur. Aman efendim  siz büyüğümüzsünüz buyrun lütfen dedim.Baktım yine de oturmaya çekiniyor arkadaşıma lütfen sen oturturmusun ısrar et dedim oturdu. her konuk geldiğinde toparlanıyor dönüp bana bakıyor ben de başımla otur otur diyorum dönüp oturuyor.Sonra siz geldiniz. Etrafınızı kalabalık görünce kalktı ben burada oturmamalıyım oturamam dedi bir arka sıraya geçti. Kusura bakma der gibi baktı bana  gülüştük.

Edebine, saygısına, oturuşundaki hanımefendiliğine hayran oldum. Yanındaki insanı rahatsız ederim diye toparlanarak oturuyordu. Pek çok insana örnek olsun diye yazıyorum.Ayrıca büyük bir dikkatle dinledi. Siz içeri girince o da sıraya geçti hürmetle sizi selamladı. Önünüzde eğildi. Siz de  onu fark ettiniz ve her zamanki hassasiyetinizle ayağa kalkmaya reverans yaparak  selamı aldınız. Bu resmi çizilecek bir sahneydi. Çıkışta sohbet ettim tanış oldum kendisiyle ve hakkındaki düşüncelerimi söyledim. Güldü. Çok teşekkür etti. Emekli hemşire imiş. Çok güzel bir örnek sergiledi sağolsun.

Bir başka etkilendiğim hal bir tanıdığımdan zuhur etti. Hastaymış öksürüyormuş fakat sırf sizin için, sizi görüp duanızı alıp gitmek için gelmiş.Otur diye ısrar ettim istifade et dedim. Yok dedi. Öksürük bir tutarsa konferansın düzeni bozulur. Sizinle görüştü ve hemen çıktı. İki araba ile gelinecek bir mesafeden geliyor ve de son bir yıldır da ekonomik durumu çok bozuk. İlme verilen önemin maneviyata verilen önemin sessiz hanımefendi kahramanları oldular benim için ben de onları buraya yazarak örneklemek istedim.

Çünkü güzellikleri aktarmak, konuşmak iyiliği tebliğ dinimizin sünneti.

 Hayat bir tiyatro sahnesinden başka birşey değil diye söyledim arkadaşlara  konferanstan çıktıktan sonra. Bakın biraz önce bir sahne kurulmuştu herkes rolünü oynadı şimdi de dışarda sonra evimizde bu sefer kendimiz başrol oyuncuları olarak sahneleri çevirmeye devam edeceğiz.

Siz bir maneviyat önderiisiniz. Benim için çok büyük çok önemli bir manevi şahsiyetsiniz. Kurulmuş sahnede başrolde maneviyat odağı olarak akılla yaşanmış bir ömrün içinden çıkan altın anahtarlar sundunuz.

Aktarımınızdan notlar aldım. İnşallah burada da yayınlanır da katılamayan dostlar da istifade ederler. Anahtarları aldım kendi adıma ama bir tanesi var ki  yani  bir tane yüküm var ki ondan kurtulamıyacağım artık biliyorum. Kurtulmak da istemediğimi fark ettim bana kızmayın lütfen çünkü o bende bir duruş hali. Pazar günkü hayırlarımdan birisine de sebep oldu. Bu da sizin olmazsa olmaz ilkeleriniz arasında onun için buraya yazamayacağım. Özür diliyorum. Her yükünü atabilene ne mutlu.

Muhterem hocam, edebi ve manevi şahsiyetiniz önünde saygıyla eğiliyorum, hassasiyetimi size olan hürmetime vermenizi rica ediyor ellerinizden öpüyorum.

Allah kimseye  kaldırmayacağı yükü yüklemesin inşallah.Amin.

Allah'a emanet olunuz. . Allahaısmarladık efendim.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :