Merhaba Efendim,

Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacaktı? Ülkenin en zengin tüccarları, kervancıları, saray görevlileri birer birer geldiler. Hepsi kayanın etrafından dolaşıp saraya girdiler. Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirdi. Halkından bu kadar vergi alıyordu, ama yollara bakmıyordu . Sonunda bir köylü çıkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Sırtındaki küfeyi yere indirdi, iki eliyle kayaya sarıldı ve zorla itmeye başladı. Sonunda kan ter içinde kaldı ama, kayayı da yolun kenarına çekti. Tam küfesini yeniden sırtına almak üzereydi ki, kayanın eski yerinde bir kesenin durduğunu gördü.  Keseyi açtı, içi altın doluydu. Bir de kralın notu vardı içinde.."Bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir".  Köylü, bugün dahi pek çoğumuzun farkında olmadığı bir ders almıştı:

 "Her engel, yaşamımızı  daha iyileştirecek bir fırsat olabilir ”

Sevgi ve hürmetlerimle

Özge Karaca

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :