Değerli büyüğümüz Sabri Bey Amca,
Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy, Kurtuluş Savaşı sırasında Millet Meclisi'ndeki görevine devam ederken Taceddin Dergahı'nda kalıyormuş. Meclisle arasında epey bir mesafe olan yolu yürüyerek gidermiş. O zamanlar şehirde sert soğuklarıyla bozkır kışı hüküm sürermiş. Önce İstiklal Marşı için düzenlenen yarışmaya katılmayı reddetmis. Sebebi, yarışmanın ödüllü olmasıymış. Akif, bu işin maddiyat karşılığında yapılmasını içine sindirememiş.Neden sonra Hamdullah Suphi'nin ısrarıyla, hiçbir maddi karşılığın olmayacağına dair teminat verildikten sonra, Akif, belki de bir daha aynı güzellikte yazılamayacak olan İstiklal Marşını yazmış.Akif'in o sıralarda Ankara'nın soğuk kışına dayanmasını sağlayacak, kendisine ait bir paltosu bile yokmuş. Başka bir mebus arkadaşıyla bir paltoyu paylaşıyorlarmış. Baytar Şefik Kolaylı, “Şu mükafatı reddetmeyip bir palto alsaydınız’’ diyecek olmuş,onunla iki ay konuşmamış. O zamanlar halkın nasıl bir durumda yaşadığını tahmin etmek herhalde imkansızdır.
Şimdi herşeyden şikayet eden 21.asrın tüketim insanları biraz geçmişe baktıklarında, bu ülkenin ne fedakarlıklarla kurulduğunu göreceklerdir. Ne yaparsak yapalım bu insanların hakkını ödeyemeyiz.
Selam, sevgi ve saygılarımla
Cengiz
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Bir mübarek insan: Mehmet Akif Yazan Cengiz
Cvp: Bir mübarek insan: Mehmet Akif Yazan Sabri Tandoğan