Sayın Durdu Güneş,
28.5.2008 tarihli mailinizi aldım.
Efendim, lütfedip gönderdiğiniz yazı için ne kadar teşekkür etsem azdır. Çeşitli yönleriyle dostluk kavramını ne güzel sorguluyorsunuz. Keşke herkes bu yazıyı okuyabilse. Aklıma Aşık Veysel’in meşhur şiiri geliyor:
“Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır”
Günümüzde dostluğun sadece edebiyatı yapılıyor. Güzel sözler söyleniyor. Ama fiiliyatta soralım insanlara, gerçek bir dostları var mı? Başım derde düştüğü zaman benim elimden tutacak var mı? Aklıma Hazret-i Ebubekir’in dostluğu geliyor. Peygamber Efendimiz ashabına bir konuşma yapıyor ve onları zor durumda olan orduya yardıma çağırıyor. Herkes kendine göre birşeyler getiriyor. Sıra Hazret-i Ebubekir’e geliyor. Gidiyor, neyi var, neyi yoksa getiriyor. Peygamberimiz soruyor, “Ya Ebubekir, sana ne kaldı?” “Bana” diyor Hazret-i Ebubekir “Senin aşkın kaldı”. Bu cevap karşısında herkes ürperiyor. Ve Hazret-i Ebubekir’e olan sevgi ve saygıları daha çok artıyor. Dost, Allah’tır. Dost, Allah yolunda giden güzel insanlardır. Ancak onların arasında gerçek, samimi dostluklar vardır. Gerisi hikaye.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Dost, Allah’tır Yazan Durdu Güneş
Cvp: Dost, Allah’tır Yazan Sabri Tandoğan