Sayın Deniz,
4.6.2008 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, hayat meseleleri karşısında herkesin kendine göre takındığı bir tavır vardır. Bunların en kötüsü paniğe kapılmak, moral çöküntüsü içinde yaşamaktır. Hayatta bundan daha kötü tavır almak olmaz. Çalışmanın bırakılma süresi şahsa göre değişir. Bu üç gün de olur, iki gün de olur, bir gün de olur. Bütün mesele çalışmayı son ana kadar götürmemektir. O şahıs için nişasta faydalı olmuş. Başka bir şahıs için kabak yemek, üstüne kuru üzüm yemek fadalı olabilir. Bir başkası salata yiyebilir, bir başkası meyve yiyebilir, bir başkası sevdiği insanın elinden pişmesi şartıyla herhangi birşey yiyebilir. Bunları olmazsa olmaz haline getirmemek lazımdır. Önemli olan sınavı gözümüzde fazla büyütmeden Besmeleyle sükunet içinde girmek gerekir. Aşırı stres, aşırı heyecan zekanın görevini yapmasına engel olur. Strese kapıldığımız an en büyük kötülüğü kendimize yapmış oluruz. Stresden kurtulmanın birinci şartı da
“Mevla görelim neyler
Neylerse güzel eyler”
diyebilmektir. Allah sınava girecek bütün yavrularımızın yari ve yardımcısı olsun.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
"Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler" Yazan Deniz
Cvp: "Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler" Yazan Sabri Tandoğan