Kıymetli Hocam Sabri Bey
16 haziran 2008 tarihli mailimi cevapladığınız için teşekkür ederim. Bugün(17 haziran 2008)ve bugün benim için hüzünlü bir gün. Çünkü bundan 31 yıl önce babam Diyarbakırda kör bir kurşunla şehit oldu. Babam da sizin gibi hukukçuydu. Hakimlik mesleği ile meşguldü. Adaletini kıskandılar çekemediler. Babamın ismi Akif Toros Karabay. Ailece Antakyalıyız. Sizleri Antakyada görmek isteriz. Hatayımızın Künefesi ve İçli köftesi (ORUK) çok meşhur.
Bendeniz rahatsızlığım dolayısıyla ilaç kullanıyorum. İlaçlarımı almadığım zaman kendimi kontrol edemiyor çabuk sinirleniyorum. Manevi değerlerim olduğu için kötü çevrelerden uzak duruyorum. Gençliğimizi korumak demek; asla yerinde saymak değildir.Ben 1965 doğumluyum. Ankara üniversitesi Ziraat Fakültesi Mezunuyum.İş aslanın midesinde olduğu için çıkarıp alamıyoruz.
Günlerimi kitap okuyarak almanca öğrenerek ve takvim yapraklarını okuyarak geçiriyorum. Çalışma ortamına adepte olamıyorum, bundan dolayı da çalışamıyorum.
Hayat yolunun tehlikeli yollarından nasıl geçeceğim konusunda bana yol gösterirseniz memnun olurum. Tevekkül sahibi olursak iyi olur.
Sayın hocam Melek ve Şeytan kavramlarını açıklarsanız memnun olurum. Allah sizlerden razı olsun. Sevgi ve saygılarımla.
Zübeyir Karabay
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Ya hayır söyle, yahut sus” Yazan Zübeyir Karabay
Cvp: “Ya hayır söyle, yahut sus” Yazan Sabri Tandoğan