Sayın “Sevgi Çiçeği”,
28.8.2008 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, çocuklar oruçla mükellef değildir. Ama bir çocuk isterse, çok arzu ederse kendisine orucun ciddiyeti, yarı yolda dönülmemesi gerektiği anlatılır, anne karnım acıktı diye feryad etmeyecekse o zaman istediği günler için müsaade edilebilir. Ben çocukken babanneme, anneme özenir arada oruç tutardım. Ama hiç mızıkçılık yapmadım, yarı yolda bırakmadım. Çok mutlu olurdum o günler. İftar etmenin güzelliği, çay bardağını dudaklarımda hissetmenin verdiği o eşi bulunmaz mutluluk hâla hatırımdadır. Öyle sevinirdim ki dünyalar benim olurdu. Ama ne annem, ne babannem sade oruç konusunda değil, hiçbir konuda bana baskı yapmazlardı. Kararımı özgürce, yüreğimden gelerek verirdim.
Kıymetli yavrum, bu konuda kesin bir rakam verilemez. Çünkü ülkelere göre, iklim durumuna göre kız çocuklarda olsun, erkek çocuklarda olsun blüğa erme yaşı farklı oluyor. Bunu da gözönünde tutmak gerekir.
Hanımların adet ve loğusalık günlerinde tutmadıkları oruçları sonra iyileştikleri zaman tutmaları gerekir.
Kur’an-ı Kerim’in hatminin yapılması herzaman için iyidir, güzeldir, faydalıdır. Ama Ramazan’da yapılırsa o mübarek aya hürmeten sevabı daha çok olur. Resulullah Efendimiz her Ramazan Cebrail AS ile beraber Kur’an-ı hatmederlerdi. Günümüzde hala güzel bir adet olarak devam eden “mukabele” bunun devamı niteliğindedir.
Değerli yavrum, bunların yanısıra özellikle Ramazan ayında insan, hayvan, bitki ve eşya ve cemadat, hiçbir varlığı kırmayalım, incitmeyelim. Bu konuda aşırı hassasiyet gösterelim. Özellikle dedikodudan, malayani konuşmaktan sakınalım. Ya hayır söyleyelim, yahut susalım. Daha önceden dargın, kırgın, küskün olduğumuz kimseler varsa onları bu mübarak aya hürmeten bağışlayalım, affedelim. Öyle ki Ramazan’ın sonunda dargın ve kırgın olduğumuz hiçbir zerre kalmasın. Onlar bizi affetmese bile biz onları affedelim. Onlar için ve onların Hakka göçen yakınları için dualar edelim. Sanki Ramazan’ın sonunda tıpkı yeni doğmuş bir çocuk gibi içimiz tertemiz, bembeyaz kalsın. Yüklerden kurtulalım. Çünkü yol uzun, yük ağırdır. Bu yükle bu yola katlanamayız. Mübarek Ramazan hürmetine Peygamber Efendimizin aşkına onlardan kurtulalım. Ramazan sonrasında hayata sıfır kilometreden başlayalım. Arınmış, temizlenmiş, pırıl pırıl olmuş bir gönülle hayata bakalım. Allah, bu güzelliği bizlere de, yeryüzündeki bütün insan kardeşlerimize de nasibeder inşallah...
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Ramazan geldi, hoşgeldi... Yazan "Sevgi Çiçeği"
Cvp: Ramazan geldi, hoşgeldi... Yazan Sabri Tandoğan