Sayın Çiğdem Seçkin Gürel,
4.8.2006 tarihli mailinizi aldım. Satırlarınız bu sıcak ağustos gününde insanın iç dünyasını bir pınarın suyu gibi serinletiyor, ferahlık veriyor. Hayatta hakiki dostu bulmaktan daha güzel ne vardır? Rahmetli operatör doktor Münir Derman, “Şimdiki zamanda insanın hakiki dostu Allah’la aynı sayıdadır” derdi. Kainatın en kıymetli mücevheri ne altın ne gümüşdür. O olsa olsa bir hakiki dosttur. Onu Allah cümleye nasip etsin. O hakiki dostu bulabilmek için önce bizim hakiki dost olmamız lazımdır. Hangi çiftçi toprağa tohumunu atmadan mahsulünü alabilir, bizler de o hakiki dostu bulmak istiyorsak son nefesimize kadar her zaman her yerde iyinin, güzelin tohumlarını atalım. Gördüğümüz karşılaştığımız bütün varlıklara Allah rızası için sevgi, saygı, ilgi gösterelim. Onları bağrımıza basalım. Hiçbir karşılık beklemeden, menfaat gözetmeden, bütün insanlarla dost olalım. Onlardan namertlik görsek de ihanete uğrasak da yine biz onlara hayır dua edelim. Dünya ve ahiret saadetlerini dileyelim. İşte bu gösterilen fedakarlıkların, yapılan iyiliklerin, özverilerin sonunda Allah’da bizim karşımıza o hakiki dostu çıkarır. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Dünyanın en güzel gülünün yetiştiği çevreye bakalım, ne göreceğiz, kapkara toprak, kireçli su ve gübre. İşte o ortamda rengiyle, kokusuyla, biçimiyle, duruşuyla gözleri ve gönülleri kamaştıran gül zuhura geliyor. Biz de çevremizdeki negatiflikleri içimizdeki aşkla inançla pozitife çevirelim ve çevremize örnek olalım.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Akıl ve teslimiyet... Yazan Çiğdem Seçkin Gürel
Cvp: Akıl ve teslimiyet... Yazan Sabri Tandoğan