Aziz büyüğüm, Sevgili Babacığım,

Bütün esenlik ve hayırların sizlerle beraber olması dilekleriyle yeniden hürmetler, selamlar, sevgiler...

SOHBETLERİNİZDEN İNCİLER

Soru: Çocuk eğitiminde anne, babayı korkulacak kişi olarak gösteriyor. Bu doğru mudur?

Cevap: Bu ancak şahsiyeti gelişmemiş bir annenin harcıdır. Çocuk eğitiminde en büyük sorumluluk annenindir.

Çocuğa televizyon izlettirilmemelidir. Güzel çizgi filmler, yararlı progrmlar çok önceden vardı. Ama şimdi hepsi sinsice çocuklara olumsuz düşünceler aşılıyor..

Soru: Efendim, peki çocuk çevrenin, arkadaşlarının etkisiyle tv izlemek isterse?

Cevap: Çocuğa televizyonun zararları öyle bir anlatılmalı ki arkadaşlarını da vazgeçirmeli. Çocuk kendiyle konuşulanları dinler, öğrenir. Onunla bir büyük insanla konuşur gibi konuşmalı ve yasaklanan şeylerin nedenleri iyice açıklanmalıdır. Çocuk bunları anlar mı, anlar, hem de çok iyi anlar.

Japonlar, çocuklarına bir hükümdara hitabeder gibi edeple, saygıyla, ihtiramla hitabederler. AbdülHak Hamit bir şiirinde şöyle diyor:

“Sanmayın ki çocuk küçük birşeydir

Çocuk, belki en büyük birşeydir”

Çocuk bir yere götürüldüğünde sıkılabilir. Onun için ona meşgale olacak şeyler götürmelidir. Mesela orada resim yapması sağlanmalıdır...

Soru: Bir Hadiste “İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar” buyruluyor. Herkesin ölmeden önce bazı gerçekleri anlayacağı sonucu mu çıkıyor buradan?

Cevap: Burada “ölmek” daha yaşarken manevi farkındalığa ulaşma halini tanımlar. Nefsini aşan bir insan diri, aşmayan ise ölüdür. Bu ikisi arasındaki fark bu kadar barizdir.

İnsanın hayatta mutlaka bir hedefi olmalıdır. Ve o hedef de her an Allah’a daha çok yaklaşmak olmalıdır.

Beddua çok tehlikelidir. Eğer beddua eden haksızsa o zaman döner yine yapana gelir. İnsan kendini hep haklı görür. Ama işin içinde farkedemediği, göremediği hususlar varsa ve kendisi aslında haksızsa o zaman çok tehlikeli olur. En iyisi işi Allah’a havale etmektir.

Beddua yok, içlenmek yok, içe atmak yok. Böyle oluyorsa bir nedeni vardır diyerek işi Allah’a bırakmak en iyisidir.

Hayatta hiçbirşey için geç kalınmış değildir. Zararın neresinden dönülse kârdır.

İnsan haramdan zevk almaz. Sadece aldığını zanneder...

...

Sabri Tandoğan

Çok değerli büyüğüm, inşallah bir başka sohbet notlarınızda daha sizlerle buluşabilmek ümidiyle sizin ve bütün dostların yaklaşmakta olan Ramazan ayınızı kutluyor,  sonsuz hayırlar getirmesini, yepyeni açılımlar sağlamasını ve daha nice Ramazan günlerine erişerek idrak edebilmemize vesile olmasını niyaz ediyor, hürmet ve sevgilerimle o gülden ellerinizden öpüyorum... Sonsuz teşekkürlerimizle...

Çiğdem Seçkin Gürel

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :