Çok Muhterem Efendim,
Ramazan ayinin feyizli, bereketli, sevgi-dolu geçmesi ümidiyle mübarek ellerinizden öpüyorum.
Dün bir fotograf gördüm, bir akrabamiz elinde atmaca ile fotograf çektirmis, bunun üzerinde içimi dökmek istedim:
Özellikle dogu karadenizlilerin atmacaya olan meraki bilinir, bu konuda türküler dahi yazilmistir. Atmaca asla les yemeyen, sadece açik-manzarali dallara konan, oturdugu dali asla pisletmeyen, hemen hemen her sabah su ile temizlenen oldukça yirtici bir kustur. Atmaca meraklisi insanlara bir güzel insani, Ahmet Amcayi, sizin satirlariniz vasitasi ile tanitmak istiyorum. O da atmacayi çok severdi, ancak asla onu yakalamayi, onunla baska kuslar avlamayi hiç mi hiç düsünmemis, o asil kusa ulu bir nazarla bakmisti. Onun da atmacasi vardi, ya da atmaca da benim bir Ahmet Amcam var diyordu arkadaslarina, ki aralarinda tarif edilemez bir sevgi bagi mevcuttu. Her ne zaman Ahmet Amca kapiyi açsa ve sirtini daglara, yüzünü denize dayamis ahsap evinden disari adimini atsa, çok sevdigi atmacasi ilerde bekledigi daldan yere sevgili dostunun yanina inermis, Ahmet Amca onu sevgi ile eline alir nazik bir sekilde oksar öpermis. Doganin bu en yirtici kusunun Ahmet Amcasinin kolunda oturusunu ona bakisini gözlerimin önüne getirdim, göç vakti gelince ayriliklari da ne zor oluyordur diye düsündüm, maalesef Ahmet Amca'nin o halini yansitan bir fotograf mevcut degil, her ne zaman iple baglanmis atmaca ile poz veren birini görsem ah siz bir de Ahmet Amcanin ona olan sevgisini görseydiniz derim...
Efendim, Sizin Istanbul'dan ayrilisinizi satirlara döken Ilknur Hanimefendi'nin yazisi beni çok ama çok duygulandirdi. O satirlar çok asil-çok temiz bir sevgiyi harikulade yansitmaktaydi. Pazar gecesi aglayan sadece sizi seven evlatlariniz degildi, bu sehir de çok agladi. Ellerinizden saygi ile öpüyorum efendim.
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
İnsanı hayvanı bitkisi eşyasıyla tüm kainatı Muhammedi aşkla kucaklayanlar Yazan İlker
Cvp: İnsanı hayvanı bitkisi eşyasıyla tüm kainatı Muhammedi aşkla kucaklayanlar Yazan Sabri Tandoğan