Sayın İlknur Hanım,

3.9.2008 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, gerçekten “Bir Talebe”nin gönderdiği mail fevkalade ilginç. Keşke onu herkes okuyabilse. Onda hemen herkesin alacağı nice dersler var. O iki çocuk bana çağımızın müjdecisi gibi geldi. Sanki bize diyorlar ki “Dayanın, dişinizi sıkın, mücadeleyi gevşetmeyin, biz geliyoruz.” O iki çocuk benim nazarımda müjdeci iki melek. Allah onlardan razı olsun.

Senin yeğeninin sana sorduğu soru da çok ilginç. Bana biraz anlamlı geldi. Ben senin yerinde olsam işe önce sabah namazıyla başlarım. Başlangıçta yalnız sabahları birkaç dakikanı ver, sabah namazını kıl, öğle ezanının okunmasına bir saat kalıncaya kadar sabah namazı kazaya kalmadan kılınabilir. Aman yavrum, özellikle rica ediyorum, hemen başla. Nihayet birkaç dakikada bitiyor. Ama o bir tek sabah namazının sana vereceği öyle güzellikler var ki bunları ilerde sen de göreceksin, müşahede edeceksin. Bunu yapacağına bütün kalbimle inanıyorum. Şimdiden hayırlı olsun diyorum.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :