Sayın Göksu,
6.8.2006 tarihli mailinizi aldım. Sevgili dost, son derece önemli bir konuya el atıyorsunuz. Önce sizi yürekten kutlarım. Aslında bu sade bugünün değil, bütün zamanların da en önemli meselesi. Eski Yunan felsefe okulunun kapısında “Kendini tanı” yazıyordu. Bugün de mes’ele henüz bütün nüanslarıyla anlaşılmış değil. Yunus Emre, “Bir siz dahi sizde bulun, benim bende bulduğumu” diyordu. Yunus’un kendisinde bulduğu ve bizden de bulmamızı istediği husus neydi, işte yazılan onbinlerce tasavvuf kitabının esas meselesi budur. Bunun cevabını yine Yunus’ta buluyoruz. Her konuda olduğu gibi başkalarının binlerce sayfada anlatamadığı gerçeği Yunus bir mısrada özetliyor “Bir ben vardır bende benden içeri”.
Sevgili dost, bizim öğreneceğimiz, anlayacağımız, idrak edeceğimiz husus budur. Bu dünya bir misafirhane ve bizler orada kendimizi tanımak, bulmak, bilmek, idrak etmek için varız. Bu o kadar önemli bir husus ki insanın zekası, ilmi, kültürü işin içinden çıkamamış, Allah peygamberlerini göndermiş. Kendimizi tanıyabilmemiz için, o büyük, o yüce, o güzel insalar bize ışık tutmuşlar, rehber olmuşlar. En son Resulullah Efendimiz dünyayı şereflendirmiş ve kıyamete kadar bütün insanlara rehber olmuş, örnek olmuş. Ancak Peygamber Efendimizin gösterdiği yoldan giderek, O’nun sünnet-i seniyesine göre hareket ederek kendimizi tanıyabiliriz. Bakın çevrenize, dünya kadar adı ilim adamına, profesöre çıkmış nice insanlar Allah ve Resulullah Efendimizin yolundan gitmedikçe hangisi kendisini tanıyabilir. Hiçbirisi. Astronotlar aya gittiler, bayrak diktiler, fotoğraf çektiler, aydan toprak alıp getirdiler ne oldu, şu dünyanın haline bakın, ne olur birbirimizi aldatmayalım. Bugün Resulullah Efendimizin yolunda hakiki olarak, aşkla ihlasla giden samimi insanlar dışında herkes mutsuz, herkes huzursuz. Stres bütün insanları öyle kuşatmış ki küçücük çocuklar bile artık, şeker hastası oluyorlar. Sevgili dost, söyleyeceklerim bu kadar. Eğer hala içinizde en ufak bir şüphe ve tereddüt kaldıysa lütfen yazın, görüşelim. Ve Yunus gibi diyelim ki
“Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim, sevilelim
Dünya kimseye kalmaz”
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :