Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Tertipsiz, dağınık, savruk insanlar hayat yolunda her zaman kaybederler...
Gönderen : "Gönül Dostu"
Tarih : 9/19/2008 10:17:23 AM


Saygıdeğer Büyüğümüz


    Sonsuz hürmetlerimle ellerinizden öperim.  Cümle dostlara sevgiler, saygılar...  Efendim, dün gönderdiğim sohbetlerin devamını izninizle sunuyorum.  Saygılarımla...  


        Sohbetlerden(Haziran 2008)


        Zorluklar insanı yetiştiriyor.  Zorluklar olmayınca yavrum insan yetişemiyor.  


Mesela şimdi bir futbolcu var...  David Beckham dünyanın en çok para kazanan , en meşhur futbolcusu...  Bir gazeteci ile onun bir röportajını okudum.  Gazeteci soruyor;Sen nasıl dünyanın en meşhur futbolcusu oldun? diyor...Beckham diyor ki;Dünyada hiçbir futbolcu benim kadar antreman yapmadı.  Ben gece rüyamda bile gol  atarım.  diyor.  Kendini öyle vermiş ki futbola.....


        Mesela dünyada hiç kimse, İdil Biret kadar güzel piyano çalamıyor.  Neden...  ? Çünkü;dünyada kimse, İdil Biret kadar piyanoya emek vermedi.  Hergün 8 saat çalıştı.  Ne zamandan beri...?5 Yaşından beri...Dile kolay bu...  Yani,  çile çekmeden olmuyor.  


     Geçen sene televizyonda bir program seyrettim.  Bir Japon terzi, Paris'e geliyor.  Paris'te dünyanın en büyük terzisi oluyor.  Bir provasını gösterdiler...  Tüylerim ürperdi...  Bir hanıma tayyör provası yapıyor.  Ceketi giydirdi.  Kol acaba böyle su gibi düşüyor mu...? Kendini yerden yere attı adam yahu...  Ordan bakıyor...  Burdan bakıyor...Kol nasıl diye...  Niye kendini bu kadar helak ediyorsun...?Diyorlar.  "Nereden bakılırsa bakılsın, kol bir sütun gibi inmeli yere.  "diyor.  "Orası buruşuk , burası kıvrık olmaz...! " diyor.   Daha ufacık çocukken, anneside mahalle terzisiymiş Japonya da.  Annesine yardım edermiş.  Teyelleri yapar, düğme dikermiş.  Sonra annesi onu bir erkek terzisinin yanına veriyor.  Mesleği öğrensin diye.   Orada Tokyo'nun en meşhur terzisi oluyor.  Bu yetmez bana anne, ben Paris'e gideceğim diyor.  Tabii Paris moda merkezi...  Dünyanın en iyi terzisi olacağım.  Diyor.  Birisi,  bir mantoluk kumas getirdi.  O kumaşa bir bakışı, dokunuşu var...  O elleri sanki sevgiliyi okşuyor gibi.  Kumaşa öyle saygı, sevgi dolu yaklaşımı var ki...  Sanki o kumaş değilde , gökten inen Hacer'ül Esved...  Kumaşa öyle yaklaştıki...  E... bu adam olur birşey yani...  Hayatta herşey öyle.....


 Soru;Dağınıklık bir alışkanlık mıdır, genetik midir?


Cevap;Bir dereceye kadar annenin , babanın etkisi olabilir...  Savruk, derbeder bir annenin kızıda öyle olur.  Ama,  önemli olan onu aşmak...  Annem öyle olabilir , ama ben öyle olmıycağım.  benim babam her gece içki içiyorsa, bende mi içeyim...? Benim teyzem dedikodu yapuyorsa bende mi yapayım...  ? Bana ne ailemden, sana ne...  Yarın Allah'ın huzuruna çıktığım zaman, bana annem, babam sorulmayacak...  Sen...Diyecekler...  Hayatını nasıl yaşadın...  Tıpkı şunun gibi; Lokantaya gittin.  Biraz sonra hesap alınacak...  Hiç bir masanın hesabı başka bir masadan istenmeyecek.  


       Psikologlar ispat etmişler.  Masası dağınık bir genel müdürün çalıştığı işyerinden hayır gelmiyormuş.  Amerika da bazı şirketler gece baskın yapıyorlarmış...Kimin masası dağınıksa, bir not bırakıyorlarmış.  "İşinize son verilmiştir.  Sabahleyin muhasebeciden hesabınızı kapatın" diye...


      Ben 3 yaşında iken annem bana şunu öğretti; "Yavrum aslan yattığı yerden belli olur".  Dağınık bir insan benim nazarımda beş para etmez.  Ve öyle kişiler hayatta hiç bir zaman tekamül edemezler.  Onlar ne mutlu bir evlilik hayatı yaşayabilir, ne meslekte başarılı bir insan olabilir.  Ne de toplum içinde sevilen, sayılan,  el üstünde tutulan bir insan olabilir.  Yani bunlar bir lüks, bir fantazi, bir özenti değil...  Eğer insan olarak yaşayıp, insan olarak ölmek istiyorsak buna mecburuz yavrum.  


     Hep güzel örnekler bizi ilgilendirecek yavrum. Peygamberler, Veliler, Mana yolunun büyükleri.....Yunus böyle derdi...Mevlana öyla yapardı...  Abdulkadir Geylani Hz.  leri böyle söylerdi...  Muhyiddin İbni  Arabi Hz.  leri böyle söylerdi...  Bunlar beni ilgilendirir...  Yavrum...  


     Sabri Tandoğan


     Çok teşekkürler Efendim... Yeni sohbetlerde buluşmak dileği ile Hürmetle ellerinizden öpüyor, sağlıklı, hayırlı, çok güzel bir gün geçirmenizi niyaz ediyorum...  Esen kalın...  Müsaadenizle...  


 


   Gönül Dostu


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Tertipsiz, dağınık, savruk insanlar hayat yolunda her zaman kaybederler... Yazan "Gönül Dostu"
Cvp: Tertipsiz, dağınık, savruk insanlar hayat yolunda her zaman kaybederler... Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]