Sizlere ve tüm gönül dostlarına gönül dolusu selamlar. Seyrek de olsa bazen yaşlı çiftler görürüz, el ele tutuşarak hala sevgilerinin ilk gün gibi yaşadığını tüm dünyaya gösterirler, gençleri bile kıskandırırcasına...Dünyada hala böyle sevgiler var mı diye düşünür insanlar... İşte onlardan birisinin hikayesi:
Yaşlı bir adam, sabah erkenden evinden çıkmış, yolda ilerlerken, bir bisikletlinin çarpmasıyla yere yuvarlanmış ve hafif yaralanmış.
Sokaktan geçenler yaşlı beyi hemen en yakın sağlık birimine ulaştırmışlar.
Hemşireler, önce pansuman yapmışlar ve biraz beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler.
Yaşlı adam huzursuzlanmış; acelesi olduğunu, röntgen istemediğini, söylemiş. Hemşireler merakla acelesinin nedenini sormuşlar.
“Eşim hastanede kalıyor. Her sabah birlikte kahvaltı etmeye giderim, gecikmek istemiyorum” demiş.
“Eşinize haber iletir, gecikeceğinizi söyleriz” deyince.
Yaşlı adam üzgün bir ifade ile:
“Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiç bir şey anlamıyor, hatta benim kim olduğumu dahi bilmiyor” demiş.
Hemşireler hayretle “Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden her gün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?” diye sormuşlar.
Adam buruk bir sesle cevap vermiş:
“Ama ben onun kim olduğunu biliyorum”
En derin sevgi ve saygılarımla
Mahide
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Aşk, sonsuz bir bekleyiştir Yazan Mahide
Cvp: Aşk, sonsuz bir bekleyiştir Yazan Sabri Tandoğan