Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Yüklerden kurtulabilsek
Gönderen : "Mukarreb "
Tarih : 10/17/2008 2:07:01 PM


Saygideger Hocam,


         Allah'in selami, rahmeti ve bereketi sizin ve tüm gönül dostlarinin üzerine olsun,efendim.Ayrica, Sizin sayenizde tanidigimiz ve hayrani oldugumuz Azize annemizin de mekani cennet olsun,insallah.Resulullah Efendimiz'in hadisi geldi aklima "Ölüm en iyi vaizdir." Hiç bir sey söylemeden nice seyler anlatir insanogluna.Nice görmeyen gözleri açar, isitmeyen kulaklari isittirir ve ölmeye yüz tutmus kalpleri diriltir ibretiyle...Ben, 36 yillik hayatima baktim da pek çok sevdigimin kaybiyla ölümün sessiz vaazini dinlemistim. Ama bu vaazlardan beni en çok sarsan 20 yasindaki agabeyimin ölümü ve daha sonrada iki yil önceki kazada 11 yasindaki oglumun ölümüydü. Birden o güne dönüverdim simdi. Ilk ambulansla oglumu göndermisler, arkadan da bizi hastaneye ulastirmislardi. Esimde ve diger oglumda bir yara gözükmüyordu.Benim yüzümde darbeler ve kesikler oldugu için filme götürmüslerdi. O an ne yüzümden akan kani, ne de aciyi hissetmiyordum."Lütfen izin verin oglumu göreyim diyordum" Izin verilmiyordu. Sonradan benide esimin ve oglumun bulundugu odaya getirdiler. Esim üzerindekileri parçaliyor, kayinvalidem kendini yerden yere atiyor, küçük oglumsa ona ambulansta tembihledigim gibi sürekli "Allahim abime yardim et "diye dua ediyordu.Etraf dalgali deniz, bogulup gitmemek gerekti.Sükun ariyordu, teselli ariyordu gönlüm.     


 


         Yüzeyde dalgalar çoksa, derinlere dalmak lazim,derler..Ben de öyle yaptim.Yastigin üzerine secde eder gibi kapandim.Göz yaslariyla yakaristaydim Rabbime!!! Yakaris yine sessiz sözsüz gönüldendi...Diyordum ki "Ey! Her seye kadir olan Alemler Rabbi olan Allahim! Biliyorum, yavrumun yasamasi ancak mucize olur! Ama, yine biliyorum ki eceli gelmemis olani hayata döndürmeye kadir olan da ancak sensin...Yavrumu bana bagisla, o yasasin yeter ki ben dünya üzerinde yasayan bir ölü olayim. Ölmeden evvel öleyim,Ya Rab!! Bu sözü defalarca içimde tekrarlarken, birden içimden taa derinlerden bir ses " Böyle söyleme!! Sen kendin ve evladin için neyin hayirli oldugunu bilemezsin. Sen gülüp, konusan o akilli yavrunun bundan sonraki haline takat getiremezsin.Rabbinden her ikiniz içinde hayirli olani dile!!! Hani vicdan özünüzdeki Allahin seslenisidir derler ya...Iste isittigim bu seslenisti, hatami anlayip bütün teslimiyetimle basimi kaldirirken anlamistim ki "Evladim vefat etmisti" ve bana da düsen güzel bir sabirla teslimiyet göstermekti.


 


         Ertesi gün, ev tiklim tiklimdi.Güzel kiraati olan bir hanim hoca kuran okuyordu.Onu dinlerken, dalip gitmistim. O an içimden yine Rabbime sesleniyordum. Kimseler isitmeden, hatta melekler bile. Ne güzeldi gönül dili...Gönül diliyle konusunca Rabbinden cevap gelmemesi mümkün degildi.Çünkü, gönül diliyle konusmada süslü kelimeler ve riya yoktu. Pür Samimiyetle DOSTA seslenisti bu..Dedim ki" Ey Güzeller güzeli, Canlar Canani, Sikayetim yok, raziyim Hakkimda takdir ettigin kaza ve kadere.Ama, sana dün yakarisimda dua mi kabul et yeter ki, ben ölmeden evvel öleyim, demistim.Bu duam kabul olmadi. Ya Rab!! Resulullahin buyurdugu "Ölmeden evvel ölünüz" halini yasamaya istidatim yokmus demek ki,duam reddedildigine göre...Keske bu hale mazhar olanlardan, sana yakine eren mukarreblerden olabilseydim." Bu sesleniste sanki bir sitem vardi Hani Edip Akbayramin bir sarkisi vardir yaa:


 


"Dertlerin kalkinca saha


Bir sitem yolla Allaha


Görecek günler var daha, aldirma gönül aldirma."


 


 Bu duygular içindeyken, birden baktim ki herkes ellerini açmis, okunan Kur'ani bagislamak üzere. Hoca hanim gür sesiyle tamamliyordu duasini " Ölen yavrumuz ve annesinin ruhuna fatiha!!!" diye.Herkeste bir saskinlik, ama kimse sesini çikaramadan benim ve oglumun ruhuna fatiha okudular.Fatiha bitince, yanimdaki arkadasim koluma dokunup gülümseyerek "Bak ! Görüyormusun ölmeden evvel öldün iste!! diyordu."Allahüekber" diye haykirmak geldi içimden Hallaci Mansurun "Enel Hakk" nidasi gibi..Hoca Hanim yanima gelip özürler diledi, "Ne olur Hakkinizi helal edin, bana sizinde vefat ettiginizi söylediler." diyordu. Yanindaki bayanda itiraz ediyordu. "Kim söylemis olabilir ki canim, seni ben getirdim buraya !"  Ben söyleyenlerde o an  söyleteni gördügüm için hiç sasirmamistim. Hoca Hanima gülümseyerek " Lütfen üzülmeyin! Asil siz hakkinizi helal edin."dedim.


 


 O gün zahiren ölmeden evvel ölmüstüm. Ondan sonra da dünyaya ve hayata bakisim da degismisti. Geçmise üzülüp, belki hiç gelmeyecek gelecek için plan yapmaktansa içinde yasadigim ana deger verir olmustum. Sahiplenmelerim bitmisti, dünyanin hazinesini önüme yigsalar ne bir nese, ne de elimden alsalar bir hüzün olamazdi. Yaradilis amacimi anlamistim ve Allah'a olan sevgim sanki aska dönüsmüstü. Benim, gülümseyen yüzümü görenler agir depresyon ilaçlari aldigimi düsünmüsler, bana yeniden hayat verenin Allah'a olan ask ve teslimiyet oldugunu anlayamamislardi. Artik anliyordum Necip Fazil'in asagidaki misralarini:


 


Anladim sanat, Allahi aramakmis.


Marifet bu, gerisi hep çelik çomakmis.


 


Bizler asli yaradilis gayemizden uzak hep çelik çomakla ugrasmisiz.Halbuki, hayatin amaci ve anlami Allah'i aramakmis.Bulanlarsa, Yunus gibi demisler ki:


 


Ballar balini buldum


Kovanim yagma olsun...


 


Harabede dahi olsa, Allah'la beraber olunan bir anda duyulan haz ve huzur, Allahtan uzak  Saraylarda yillarca yasansa da duyulasi degil... Tüm gönül dostlarima diyorum ki "Her isimizde ve her animizda Allah'a teslim olalim. Gerçek güç, Secret kitabindaki gibi bizde degil ancak Allahtadir. Ben diledim oldu, güç bende dememeli,firavunlasmamali. Tekvir suresi son ayette Yüce Allah sesleniyor" Alemlerin Rabbi olan Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz." Yani, Bizim dilememiz dahi  ancak O'nun dilemesiyledir. Allah'in rizasini kazanmak için yapilacak ne varsa en uygun an içinde bulundugumuz su andir. Ne olur ertelemeyelim, Ileride gelecekte yaparim demeyelim.Belki gelecek hiç bir zaman gelmeyebilir. Bizde 4 kisi olarak yola çiktigimizda hayallerimiz vardi, ama 15 dakika sonrasinda 3 kisi kalmistik. Bu yol ince ve zorlu, sirtta yüklerle mesafe almak zor. Incitmeyelim, incinmeyelim,Sevelim, sevilelim.Dünya kimseye kalmaz.


 


Hocam, mübarek ellerinizden öper ve cumartesi günkü konferansinizin feyizli geçmesini Yüce Rabbimden niyaz ederim. Hafta sonu çalismam gerektigi için konferansiniza katilamiyorum ama gönlüm hep sizinle ve gönül dostlarimla olucak...


 


Allaha emanet olunuz.


Mukarreb 


 


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Yüklerden kurtulabilsek Yazan "Mukarreb "
Cvp: Yüklerden kurtulabilsek Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]