Değerli Hocam,

Sizi ve tüm gönül dostlarını sevgiyle selamlarım. Bu arada müsaade ederseniz sizin aracılığınız ile söylemek istiyorum; "Mukarreb Hanım sizi çok seviyorum. Siz ne güzel insansınız. Dualarımdasınız. Rabbim sizi dilediğinize erdirsin, inşallah. Sizi sitede uzun süre göremediğimiz zamanlar oluyor. Kendinizi özletiyorsunuz. Sizi sitede daha sık görebilmek dileği ile, sevgiler."

Değerli Hocam,

Cumartesi günü kızımı Hacettepe Üniversitesi Konservatuarında bale kursuna götürdüm. O gün Mehmet Bey sabahtan akşama kadar ilkyardım dersi veriyordu. Ben de kızımla kurstan çıkınca taksiyle konferansınıza gelmek üzere yola çıktım. Beşevlerden 40-45 dk.da Sıhhiye köprüsüne ulaşabildik. O noktadan sonra taksi şoförü bizi yollar yürüyüş dolayısıyla kapalı olduğu için götüremiyeceğini, inmemizi söyledi. Yolumuz yürüyüşçülerin güzergahındaydı. Belki yürüyerek konferansın sonuna, en azından güzel cemalinizi görmek için yetişirdik ancak yürüyüşçülerin arasında kızımla yürümeye cesaret edemedim. Bir olay çıkar da Allah korusun ortasında kalırız diye. Bunları size yazmamın sebebi, sizi çok sevdiğimi, saydığımı ve gelmeyi arzu ettiğim halde gelemediğimi söylemek için. İnşallah konferansınızı siteden dinleyebilirim.

Değerli Hocam,

Bu arada size bir şey sormak istiyorum. Öğrendiğim şeyleri hayatıma geçirmeye çalışıyorum. Çok şükür yavaş yavaş değişimler oluyor. Her an Allah ile beraber olmaya her işime besmele ile başlayıp ibadet haline getirmeye çalışıyorum. Diğer taraftan zamanımı kullanırken bazen müsrif olduğumu da görüyorum. Bir bakıyorum maşallah saniyelerimi değerlendirirken, bir bakıyorum ihtiyacımdan fazla uyumuşum. Uyumak yerine kalkıp kitap okusaydın ya diyorum kendime. Ömür kısa. Zaman hızla akıp geçiyor. Bu noktada zamanımı daha etkin kullanmak için kendimi nasıl motive edebilir, zaman zaman üzerime gelen ataleti nasıl üzerimden atabilirim? Bu konuda bir öneriniz olur mu?

Bir de güzel Hocam, şeytanın hayata ve olaylara olumsuz bakmam konusunda bana yaklaştığı zamanlar oluyor. Ben o zaman hemen besmele çekiyor ve sizin kitabınızdan okuyor, dinimizde karamsarlığın haram olduğunu kendime hatırlatmaya çalışıyorum. Bu konuda da sizin görüşünüzü almak isterim.

İnşallah en kısa zamanda sizinle ve sevgili Çiğdem Hanımla tekrar görüşürüz.

Sizi sevgiyle kucaklar, gül ellerinizden öperim. Çiğdem Hanım, size de sevgiler, saygılar. İyi ki varsınız. Hocam ile beraber hayatımızda bir renksiniz, ışıksınız.

Gül Uçar

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :