Sayın Gül Hanım,
6.11.2008 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, biz anı yaşayacağız. Bir gün, bir hafta bizim için çok uzun bir zaman. Bir haftalık ömrümüz olduğu ne malum? Ama şu an yaşıyoruz. Varoluşun güzelliği içindeyiz. Önemli olan bu anı değerlendirebilmek. Ne evveli, ne sonrası bizi ilgilendirmeyecek. Olan olmuş, giden gitmiş, yapacak birşey yok. Bu an sonrası ise meçhul. Bilmem anlatabildim mi? Önemli olan anımızı en güzel yaşayabilmek, en güzel değerlendirebilmek. Japonlara göre hayatta basit, küçük, önemsiz hiçbir şey yok. Eğer o anda bir lavaboyu ovuyorsak, bir tuvalaeti temizliyorsak onu en güzel, en başarılı bir şekilde yapmalıyız. Eğer bir bardak yıkıyorsak yıkadığımız bardak kristal gibi olmalı. Pazardan soğan patates alıyorsak en güzel soğanı, en güzel patatesi almalıyız. Her şey bunun gibi yavrum. Giyiniyorsak giysimiz uyumuyla, biçimiyle, temizliğiyle bir sanat eseri gibi olmalı. Bilmeliyiz ki bir fular takmak başlı başına bir sanat olayıdır. Hayat böyle yavrum. Yemek yapıyorsak bir sanatkar titizliği içinde aşkla, heyecanla yapmalıyız. Rahmetli eşim Rana Hanım bir şehriye çorbasını bile inanılmaz güzellikte yapardı. İçenler doyamazdı. Çünkü Rana Hanım eline ne aldıysa onu en güzel yapardı. Bilmem anlatabiliyor muyum? Elimize kitap aldığımız zaman onu o kadar dikkatle, edeple, saygıyla okumalıyız ki gözümüzden hiçbir şey kaçmamalı. Telefon çaldığı zaman onu açmak bile çok büyük bir olaydır. Öyle tatlı, öyle yumuşak, sımsıcak bir ses tonuyla konuşacağız ki karşımızdaki insan bir anda bütün üzüntüsünü, sıkıntısını, derdini unutacak. Renk dolu bir dünyaya geçecek. Yolda gördüğümüz bir insanla selamlaşırken ona öyle sevgi dolu, saygı dolu, aşk dolu, heyecan dolu bir selam vereceğiz ki o şahıs akşama kadar bir bayram sevinci içinde yaşayacak.
Kıymetli yavrum, gerçekten hayatta basit, küçük, önemsiz hiç bir şey yok. Herşey son derece önemli. İşte o zaman yaşamak harikulade güzel bir mutluluk neşidesi olacak. İşta o zaman Yunus’un mısraı dudaklarımızdan dökülecek:
“Aşk gelicek cümle eksikler biter...”
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz” Yazan Gül
Cvp: “Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz” Yazan Sabri Tandoğan