Sayın Şayan Erçil,
21.11.2008 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, evet, dinlemek, okumak, öğrenmek güzel şeyler. Ama asıl önemli olan onları yaşayabilmek. Günlük hayatında uygulayabilmek. Yoksa büyükelçinin hanımından farkımız kalmaz. Belki hatırlarsın, televizyonda bir büyükelçinin hanımıyla ropörtaj yapılıyordu. Büyükelçinin hanımı “Ben” dedi “kocamın görevi gereği birçok yer gezdim, gördüm. Yüzlerce yemek biliyorum.” Bu cevap ropörtajı yapan genç kızı tatmin etmemiş olacak ki aniden sordu. “Makarna nasıl yapılır?” Zavallı kadın şaşırdı, kekeledi, “Yemeği ben yapmam ki, hep hizmetkarlar mutfağa girer, ben girmem.” Onun üzerine bu cin gibi kız çok manidar bir şekilde gülümsedi, “Belli oluyor efendim” dedi. Hayat böyle yavrum sadece bilmek yetmiyor. Onları uygulamadıktan sonra, günlük hayatımızda yaşamadıktan sonra ne kıymeti var billdiklerimizin. Bazan büyükelçinin hanımı gibi insanı komik durumlara düşürüyor. Allah, cümlemizi esirgesin.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Teori ve pratik birbirini tamamlıyor Yazan Şayan Erçil
Cvp: Teori ve pratik birbirini tamamlıyor Yazan Sabri Tandoğan