Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Cvp: Bu memlekette fukarayı garibi, yalnızları kimsesizleri dinleyen var mı?
Gönderen : Sabri Tandoğan
Tarih : 11/25/2008 7:15:11 AM


Sayın Volkan İrken,


24.11.2008 tarihli mailinizi aldım.


Kıymetli yavrum, çok önemli bir konuya değinmişsin. Lafa gelince çok, işe gelince yok. Öyle bir toplum olduk ki işini adam gibi yapanlar son derece az. Sabahleyin telefonla görüştüğüm bir hanımefendi evinde tamirat yaptırdığını ve gelen ustaların onu çıldırtmak üzere olduklarını söyledi. Bu ne yazık ki her işte böyle. Her gün gazetelerde bunun nice kötü örneklerni okuyoruz. Lafa gelince bülbül gibi şakıyan, herkesei, herşeyi şikayet eden bu insanlar utanmadan, arlanmadan kendi önlerindeki işi kötü yapmaka için akla, hayale gelmeyen oyunlar oynuyorlar. Adam çıkıyor, binlerce Anadolu kızının başı örtülü diye okumasına engel oluyor. Devrim havarisi kesiliyor. Ondan sonra da üç buçuk oy alacağız diye çarşaflı kadınlara rozet takıyor. Oldu mu ya. Bu insafa sığar mı, bu insanlığa sığar mı? Bu yersel kıyafet diyor. Anadolu’yu batıdan doğuya, kuzeyden güneye karış karış gezeli çarşaf giyen kaç kişi görürüz? Başörtüsü başka, çarşaf başka. Benim memleketimde çarşaf giyen bir tek kadın bulamazsınız. Evinize bir usta getiriyorsunuz, bin kere pişman oluyorsunuz. Sizi ananızdan doğduğunuza pişman ediyorlar. Çünkü yurdumuzda insanlara iş terbiyesi verecek hiçbir müessese yok. Vaktiyle olanları kapattık, ocaklarına incir diktik. Şimdi insanlar başıboş... Milyonlarca serseriye bir tek Tüketici Hakları Derneği ne yapsın? Artık ben Türkiye’de katil olanlara daha insaflı bakıyorum. Öyle insanlar var ki deli ediyorlar insanı, çıldırtıyorlar. Ama gideceğimiz hiçbir merci yok. Sabahleyin evden çıkıyor, arabanıza biniyor, işinize gidiyorsunuz. Edeple, saygıyla, itina ile trafiğe giriyorsunuz. Biraz sonra arkanızdaki bir orospu çocuğu, şerefsiz alçak yaratık hiçbir sebep yokken öyle acı acı kornaya basıyor ki birden bütün sinirleriniz boşalıveriyor. Ve bu durum akşama kadar devam ediyor. Bu, it oğlu iti, bu namussuzu şikayet edeceğiniz hiçbir merci yok ki. Yazın iki ay İstanbul’daydım. Her gece saat 11’den sonra şehir eşkiyaları, en adi orospu çocukları, Allah’ın belaları, motosikletli canavarlar sabaha kadar Bağdat Caddesi’nde oturanlara kan kusturdular. Tam uykuya dalmışsınız gök gürültüsü gibi seslerle bu şerefsizler uykunuzu başınıza sıçratıyorlar. Ve sabaha kadr acı içinde, ıstırap içinde kıvranıyorsunuz. Haydi bakalım kime gidip şikayet edeceksiniz, kime derdinizi anlatacaksınız. Ordaki trafik görevlileri bunu bilmiyorlar mı , biliyorlar. Herkesten iyi biliyorlar. Ama seslerini çıkaramıyorlar. Çünkü o kahpe dölleri, o şerefsizler, o rezil orospu çocukları, zenginler, zengin çocukları. Onların imtiyazı var. Onlar herşeyi yapabilirler. Çünkü onlar haramzadeler. Haydi bakalım, ne yapabilirsiniz söyleyin. Ne yazık ki anlayışımız bu. Eline zerre kadar yetki geçen soysuzlar miletin başına firavun kesiliyorlar. Bu her iktidarın zamanında böyle.


İşte böyle kardeşim. Bir dokun, bin ah işit. Ama ne yapabiliriz, elimizden ne gelir? çünkü biz fukarayız. Çünkü biz garibiz. Bizi adam yerine koyan yok ki gidip derdimizi söyleyelim...


Selam, sevgi ve saygı ile.


 


Sabri Tandoğan


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Bu memlekette fukarayı garibi, yalnızları kimsesizleri dinleyen var mı? Yazan Volkan İrken
Cvp: Bu memlekette fukarayı garibi, yalnızları kimsesizleri dinleyen var mı? Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]