Sayın Kübra Hanım,

23.12.2008 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, senin yaptığın da yanlış. Yalnız eleştiri getirmekle iş bitmez ki. Eşin bütün günümüz insanları gibi miskin, tembel uyuşuk, ruhsuz, köksüz bir insan. Senin ona yepyeni bir hayat programı getirmen lazım. Toplumun ona kazadırdığı ataleti yenmen lazım. Beraber kitap okuyun, beraber sinemaya, tiyatroya gidin, olmlu, müspet insan efendi medeni dostlar bulup onlarla ailece görüşün, çiçekler yetiştirin. Güzel klasik CDler alıp eşinle dinleyin. Bethooven’i, Mozart’ı, Bach’ı, Mendelssonu, Itri’yi, Dede Efendi’yi, 3. Selim’i, Ahmet Özhan’ ı dinleyin. Beraber resim sergilerine gidin, beraber yürüyüşler yapın. Bazan bir lokantaya, bazan bir pideciye bir döenerciye gidin. Maddi durmunuz müsaitse yurt içi, yurt dışı gezilere çıkın. Hayatınıza güzel bir renk, bir ışık, bir güzellik getirin. Yemek yedikten sonra ben gidip yatıyorum, ne haliniz varsa görün demek bir çözüm değil ki.  Belki bu sözlerim sizi rahatsız edecek. Ama gelin görün ki realite bu...

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :