Selamunaleyküm Hocam,
Size ve tüm dostlara sonsuz hürmetler...
Hz Ömer’ e ait nice güzel kıssadan beni hep düşündüren biri vardır ki,ne zaman yükümlü olduğum ibadetleri yapmakta kendimde bir gevşeklik görsem, hatırlar ve daha iyi bir mümin olmaya çalışırım.
Bir yaz günü Hz. Ömer ,ağır ağır camiye gidiyormuş. Bu sırada bir çocuğun süratli adımlarla yürüdüğünü görmüş.Halkın dertlerine çare bulmayı kendisine kutsal bir görev sayan Halife, çocuğa sormuş:
"Yavrucuğum! nedir bu telaşın, bir derdin mi var, niçin bu kadar hızlı gidiyorsun?"
Çocuk, Hz. Ömer’i tanıyamamış:
"Camiye gidiyorum amcacığım" diye cevap vermiş.
Bundan dolayı hayret eden Hz. ömer, çocuğa şöyle demiş:
"Yavrucuğum! Daha henüz senin yaşın küçük. Sana namaz farz değildir.Niçin bu kadar telaşlanıyorsun?"
Çocuk hayret dolu bakışlarla Hz. Ömer’e bakmış ve:
"Bu işin hiç küçüğü mü olur? Daha dün mahallemizde bir çocuk öldü. Üstelik benden de küçüktü. Ölüm gerçeğinin hiç küçük büyük ayırdığı yok.En iyisi her yaşta buna hazır bulunmalı.Hem bu yaşta namaza alışamazsam, büyüyünce alışmam daha zor olabilir."
Bu cevap karşısında gözleri yaşaran Hz. Ömer'in ağzından şu cümleler dökülmüş:
"Ey Rabbim! Bu çocuk ne akıllı, ne iyi çocuk.Bu güzel sözler büyüklerin ağzından çıkmalıydı." diyerek ağlamış.
Söyleyene değil, söyletene bakmalı.Her söyletenin nefsimiz değil, Hakk’ın olması duasıyla selam ve hürmetlerimi sunar,sizleri Allah’a emanet ederim.
Nurettin
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Unutulmayacak hatıralar Yazan Nurettin
Cvp: Unutulmayacak hatıralar Yazan Sabri Tandoğan