Efendim,
Ben bugüne kadar hemen hemen her konuda okudum.Sadece İslamiyetle ilgili değil, diğer dinlerle de ilgili bir çok kitap okudum. Bu kadar okumakla sadece şunları öğrendim:
Aklın idrak hudutları sınırlıdır. Dünyanın en bilgili ve akıllı insanı olsak da, hayatı ve sonsuz olan ilahi azameti akılla asla tam olarak kavrayamayız. Fakat aklı da tamamen devre dışı bırakmamak gerekir. Hasta olan bir kimse, akılla ancak hekime kadar gider. Aklın vazifesi doğru hekimi bulmaktır. Hekimin kapısında aklın vazifesi biter , bundan sonra ona hekimin tavsiyelerine teslimiyet düşer. Bunun için Allah yolunda yaşamak istiyen bir insan için aklın nihai vazifesi Allah’a tam teslimiyettir. İlahi kapıdan edeple içeri girdikten sonra, artık o evin kuralları sorgulanmaz.
Mevlana Hazretleri aklın hududunu şu misal ile açıklamış:
“İman nedir?” diye aklıma sordum. Aklım, kalbimin kulağına eğilip: “İman, edepten ibarettir, diye fısıldadı.”
“Sözün güzeli, kısa olanıdır” demişler. Sözlerime burada son veriyor,sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Allah’a emanet olun.
Ekrem
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Aklınızla duygunuzun arasına fesat sokmayınız.” Yazan Ekrem
Cvp: “Aklınızla duygunuzun arasına fesat sokmayınız.” Yazan Sabri Tandoğan