Sayın Çiğdem Seçkin Gürel,

7.9.2006 tarihli mailinizi aldım. Kıymetli yavrum, güzel tebrikiniz için sonsuz teşekkürler. Hele sonunda Rana Sultan’ı unutmaman beni çok ama çok mutlu etti. Hayat binbir güzelliklerle dolu. Bu müstesna güzelliklerden biri de Kandil geceleri. Aman yavrum dikkatli olalım, bu geceleri ihya edelim. O geceyi kalbimizden katacağımız en nezih, en güzel duygularla daha da anlamlı bir hale getirelim. Biz Kandil gecelerine ne kadar çok önem verirsek manevi kazancımız da o kadar çok olur. Şunu iyi bilelim ki biz insanlar bu dünyada ne ekerse yarın manevi hayatında onu devşireceğiz. Dünya hayatının, ahiretin tarlası olduğu gerçeğini hiç unutmayalım. Allah rızası için sevgimizi verelim, saygımızı verelim, hizmetimizi verelim. Bir insana bir yardım, bir hizmet vesilesi çıktığı zaman onu canımıza can bilelim. Hizmetin büyüğü, küçüğü olmaz. Bazan çok ıstıraplı, çok çileli bir insanın sırtını sıvazlamak, ona tebessüm etmek bile onu hayata döndürebilir. Bak yavrum bugün dünyada yaşayan yedi milyar insanın hemen hepsi sevgi susuzluğu içinde. Yapılan birçok çılgınlıkların arkasında hep o var. İnsanoğlu başını koyacağı bir omuz, sırtını sıvazlayacak bir el bekliyor. Ne yazık ki günümüzdeki evliliklerin çoğunda dahi bunu bulamıyor. Başkaları bizim başımızı okşamadıysa biz başkalarının başını okşayalım. Ne kaybederiz? Ne olur artık insan kardeşlerimiz susadıkça tuz yalayan kimselere benzemesinler. İşte bu mübarek gecelerde sevgimizi bütün içtenliğimizle aktaracağımız gönüller vardır. Aman fırsatı kaçırmayalım, unutmayalım ki bir tebessüm bütün dünyayı dolaşır, hatta bazan ahirete de ulaşır. Allah cümlemize sevgi dolu, saygı dolu, edep, incelik dolu nice zamanlar nasip etsin. Selam, sevgi ve saygı ile.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :