Sayın “Gönül Yolcusu”,
25.1.2009 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, insanın manevi tekamülünde en önemli husus rıza makamıdır. Rıza makamı teslimiyetin sonunda ulaşılan bir muhteşem durumdur. Teslimiyet, tasavvufun özüdür, ruhudur, kalbidir. Teslimiyet olmadan biz mana aleminde bir adım daha atamayız. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri

“Deme neden bu böyle
Yerincedir o öyle
Mevla görelim neyler
Neylerse güzel eyler.”

diyor. Yunus Emre bunu çok güzel anlatıyor:

“Bir çeşmeden akan su, acı tatlı olmaya”

diyor. Bu rızanın doruğuna çıkan bir mana sultanının inanılmaz güzellikteki ifadesidir. Teslimiyet olmayınca insanoğlu herşeye itiraz ediyor. Bu niye böyle, bu neden böyle değil... Ve bunun sonu gelmiyor. Yunus Emre diyor ki:

“Kakımak olaydı ger
Muhammed de kakırdı
Vara yoğa kakırsın
Sen derviş olamazsın.”

Kakımak, herşeye itiraz etmek demek. Böyle tiplere çevremizde dikkat edelim, onlar ömür boyu huzuru, mutluluğu ve iç güzelliğini bulamazlar. Sanki onlar dünyaya itiraz etmek, ukalalık yapmak, bilgiçlik taslamak için gelmişlerdir. İyi ya, bildikleri gibi yapsınlar. Bakalım ellerine ne geçecek?
Kıymetli yavrum, bilmem ne demek istediğimi anlatabildim mi?
Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :