Sayın Özden Çiçek,

11.9.2006 tarihli mailinizi aldım. Yine son derece önemli bir konuya değinmişsiniz. Öyle canlı, öyle unutulması mümkün olmayan bir kundura tamircisi tipi çizmişsiniz ki nasib olursa yaşadığım sürece o kimseyi saygıyla, ihtiramla anacak, onun mübarek ellerinden öpeceğim. Bunlar ne güzel insanlar, bunlar insanlık ailesinin yüzakı, iftihar vesilesi, mübarek insanlar. Her ne olursa olsun işimizi sevmek, ona saygıyla eğilmek ve hergün bir öncekinden daha büyük bir aşkla, şevkle, heyecanla ona bağlanmak. Onu gün günden daha iyi, daha güzel, daha mükemmel yapmaya çalışmak. Madem ki Resulullah Efendimiz “İki günü birbirine eşit olan ziyandadır” buyuruyor. Bizim de en güzel görevimiz işimizi yaşadığımız sürece en iyiye, en güzele götürmek olmalı. Gerek fertlerin, gerek toplumların ilerlemesi, yükselmesi, kalkınması buna bağlı değil mi? Bu mübarek insanı görüp, tesbit edip bizlere sunduğunuz için ne kadar teşekkür etsek azdır. İnsanın manevi eğitimi, gerçek kültürü böyle güzel örneklerle olmuyor mu? Size ve aileniz fertlerine en içten selamlarımı, sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum. Allah’ın bütün güzellikleri, iyilikleri, hayırları sizin ve ailenizin üstüne olsun.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :